Edebiyat Ortamı Şiir Yıllığı 2012’nin olumlu özelliklerinden bahsedelim ilk önce.
1-Çıkan şiir yıllıklarının anlam çerçevesi ve varlık gerekçesinin ayağa düştüğü bugünün edebi platformunda, Edebiyat Ortamı dergisinin kaptanı Mustafa Aydoğan’ın kişisel gayretlerini takdirle karşılıyor, saygı duyuyorum.
2-149 şairden 150 şiirin şiir yıllığında yer alışı, işbu çalışmaya zenginlik kattığı gibi bu çalışmayı, farklı şiir anlayışlarının-bütünsü anlamıyla olmasa da- çeşitliliğini göstermesi ve yansıtması bakımından önemli buluyorum.
3-Yıllık içinde ve süreçsel olarak 80 derginin taranması ve ayrı ayrı okunması da Türk Edebiyatına verilen emeğin belirgin bir göstergesidir.
4-Yıl içinde yayınlanan dergilerin değerlendirildiği bölümde Değirmen Edebiyat ve Düşünce dergisinin yer alması ayrı bir değer katıyor.
5-Yıllık içinde yer alan Poetik Alıntılar bölümünü, şiire dair tartışmaların nabzını duyurması bakımından gerekli buluyorum.
6-Yıllık bünyesinde hatırı sayılı derecede genç şairin ürününe yer veriliyor olması da artı bir değerdir, yıllık için. Bunu özellikle belirtelim.
7-Bir kısım şairleri hariçte tutarsak-ki neo epik şairlerin çoğulluğudur bu- Aydoğan’ın şiir meşrebi düşünüldüğünde geneli itibariyle şairin, burada şiir yıllıkçısının, şiir algısını yansıtıyor olmasını-lirik şiir algısıdır bu- doğal karşılıyoruz.
8-Sonuç olarak Aydoğan’ın umduğu şiir fotoğrafına ‘yaklaşıldığını’ ifade edebiliriz. Bu yıllık kanalıyla Türk Edebiyatına lirik şiirin ses, eda, yapı/biçim ve içerik özellikleri açısından bir ışık düşürülmüştür.
Olumsuz özellikleri, kişisellikten itinayla arındırarak- maddeler halinde yine şu şekilde sıralayabiliriz:
1-Önce bir ilk isyan cümlesi..Türk Edebiyatında hep yapılageldiği için bendeniz tam aksi istikamette bir düşünüş biçimi geliştireceğim: Yıllıklardan ötede yıllık hazırlayanların tartışılması, sorgulanması gerektiğine inanıyorum. Bu güne dek yapılmadı bu. Bir şiir ve hikâye yıllığı niçin hazırlanır? Çıkan bir yıllığın varlık gerekçesi nedir? Bir yıllık hazırlayıcısı neden ve niçin bu işe girişme ihtiyacı hisseder? Hangi saikler onu yıllık hazırlamaya yönlendirmiştir? Yıllık hazırlamaktan elde edilen amaç nedir? Türk şiirinin sıhhati adına nasıl bir verim elde edilme isteniyor? Bir yıllık hazırlayıcısı hangi vasıflarla mücehhez ki bir yıllık çıkarıyor? Türk şiir ve eleştiri müktesebatına katkısı ne ola ki dergilerdeki şiirleri bir araya getirip değerlendirme gereği duyuyor? Bu güne dek bu soruların sorulmadığını ve dolayısıyla yıllık hazırlayanların sorgulanmadığını düşünüyorum. Yıllıklar üzerinden tartışıldı ne tartışıldıysa, yıllıkçıların bir yıllığı hazırlama, derleyip toparlama gerekçeleri tartışılmadı.
2-Yıllıkta yer alan şiirlerin kısa da olsa yorumlarla ve değinilerle desteklenmemesi, Edebiyat Ortamı Şiir Yıllığı 2012’yi ‘derleme-toplama’ bir yıllık olmaktan kurtaramıyor. Buysa yıllık hazırlayıcısını haliyle bir kolaycılığa sevk ediyor, yönlendirici, ufuk açıcı, yol gösterici olmaktan uzak kılıyor.
3-Aydoğan’ın ‘bir sürpriz yoktu’ ifadesinin düpedüz bir körlüğün dışavurumu olduğunu düşünüyorum. Fayrap, bu gün itibariyle 50.sayısına ulaşmış bir edebiyat dergisidir. Fayrap bünyesindeki genç şairler tarafından kaleme alınan sıkı siyasi şiir örneklerini görmemek affedilemez bir aymazlık ve duyarsızlıktır. Körlüğün bir başka örneği de Kertenkele Edebiyat ve Düşünce dergisine karşı sergileniyor. Taranan dergiler arasında Kertenkele’nin yer alamayışı da ayrı bir körlüktür, çünkü çıkan her sayısı Edebiyat Ortamı dergisinin adresine gönderiliyor.
4-‘2011 Yılının Dergilerinde Şiir’ bölümünün, edebi platformdaki dergilerin çeşitliliğini ve sayısını düşündüğümüzde yeterince ve tam manasıyla kapsayıcı olduğunu söyleyemeyiz.
5-Geçen yıl yayınlanan yıllıktaki Şiir Kitapları değerlendirmelerinin bu yıl yıllıkta yer almayışı ayrı bir eksikliktir.
6-Bu yıl, Fayrap dergisinden sınırlı sayıda şiirin yer alıyor olması, kısmen olumlu karşılansa da, ‘gerçekçiliğin zaferi’ni itiraf etmek zorunda kalan Aydoğan için bir nesnellik ölçütü değildir. Nokta.
7-‘Önsöz’ün Aydoğan’ın Türk Şiir ortamına dair nabız vuruşlarını tüm şiddetiyle duyurmadığını, ‘sürpriz yoktu’ söylemiyle bir yüzeysellik örneği sergilediğini, söz konusu yazının edebi konjonktüre dair kuşatıcı ve derinlikle bir metin olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
8-Genel olarak tüm bu olumlu-olumsuz özellikler birlikte düşünüldüğünde, Kertenkele’ye olan kindar tutumunu bir kenara koyarsak, yıllık hazırlayıcısının egosunu tatminden öteye gidememiş, Türk şiiri ve eleştirisi adına besleyici ve onarıcı nitelikler sergileyememiştir. Nokta.
Bir yıllık niçin çıkar? Egoları tatmin için. İstisnaları var elbette.
Mustafa Aydoğan’dan olgunluk bekliyoruz…
Mustafa Celep
www.poetikhaber.com
13 Mayıs 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder