2011-03-20

'Tasfiye' edebiyat, düşünce dergisinin 29. sayısı çıktı

Tasfiye dergisinin Mart-2011 tarihli 29. sayısında da yeni isimler var. Mehmet Sait Çakar “Mankürt” isimli şiiriyle ilk kez yer alıyor Tasfiye’de. İnkâr ve asimilasyonu şiir diliyle çarpıcı bir şekilde sunuyor Çakar. Mehmet Garip Tanyıldızı da “Müzdelife” şiiriyle selamlıyor Tasfiye okuyucularını. Sayının diğer şairleri “Pinçik” şiiriyle Şehmuz Kurt, “Karanlık Sağanağı” şiiriyle Mahmut Yavuz, “Hicrettir” şiiriyle Mehmet Ali Başaran ve “Türkiye İşsiz Marşı” şiiriyle Özkan Şahin. Şahin’in şiirinden bir bölüm alalım: “Çakmağını ver/ Daha daha çek, doldur ciğerlerini dumanla/ Bugün avunalım,/ Yarına Allah kerim/ Kaldıralım sınırları/ Kaldırımlarda biz/ Kahvelerde biziz, biziz boşluğu avutan/ Dil farkı bilmeyiz/ Din farkı bilmeyiz,/ Hayattır anamızı ağlatan”

Tasfiye’nin bu sayıdaki öykücüleri Mustafa Kıyak ve yine Tasfiye’deki yeni isimlerden Ayşenur Bulut. Mustafa Kıyak, okuyucuyu yine başka pencerelere götürecek, ironik anlatımın şaşırtıcıcı sularına sürükleyecek ilginç bir öyküyle karşımıza çıkıyor “Biz Dünyayı Çok Sevdik, Ölüm Bizden Uzak Olsun” başlıklı hikâyesinde. Ayşenur Bulut ise “emek ve insan” üzerinden toplumcu gerçekçi bir giriş yapıyor Tasfiye yolculuğuna, “İnsana ve Emeğe” başlıklı hikâyesiyle.

Sümeyye Ek ise, uzun anlatısıyla yine Tasfiye’de ilk kez görünenlerden, genç bir isim. Ek’in, Milli Güvenlik derslerinin imam hatiplerdeki dayatmalarını işleyen etkileyici anlatısı, yaşanmışlığının yanı sıra dillendirilmeyen binlerce hikâyeye, yaraya tercüman olması bakımından da son derece değerli. “Kızım Senin Derdin Ne” başlıklı anlatıda ibretlik diyaloglar, tepkiler var. Ülkenin en can yakıcı, en aşağılık yasaklarından biri olan başörtüsü yasağının imam hatiplerde bile özellikle milli güvenlik derslerinde nasıl uygulandığını, muhafazakâr tepkilerin nasıl korku ve yasakçılar lehine ortaya çıktığını, direnenlerin hangi güçlüklerle karşılaştıklarını içten bir dille anlatıyor, sürecin içinden geçen Sümeyye Ek. “Müdür yardımcısı gözlerini bana çevirerek ‘Kızım senin derdin ne’, diye soruyor. ‘Neden derse başörtülü girdin?’ (…) ‘Terbiyesiz, senin yaptığını Yahudiler yapmaz, senin yaptığın provokasyondan başka bir şey değil!” tepkisini veren bir ilahiyat dersi hocası olan idareci… Bunlar da Müslümanların iradi sefaletlerini anlatan çarpıcı cümleler olarak yer alıyor anlatıda.

Dergide ayrıca Beytullah Emrah Önce’nin “28 Şubata Dokunan Hikâyeler, 28 Şubatın Dokuduğu Hikâyeler”, Süleyman Ceran’ın “28 Şubatın Romana Yansımaları” başlıklarıyla Özgür Yazarlar Birliği’nin 27 Şubat günü Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezinde gerçekleştirdiği “28 Şubat Soğuğunda Edebiyat” panelinde yaptıkları konuşma metinleri yer alıyor. Ahmet Örs, öykücü Mukadder Gemici’nin “Asla Pes Etme” adlı ilk hikâye kitabını tahlil ediyor. Ermeni meselesinden 28 Şubata uzanan geniş bir hatta hayata dokunan hikâyelerin yer aldığı kitabın cesur çıkışları içinde barındırdığını işliyor yazı. Kadrican Mendi de “Yoldaş Pançuni” çalışmasında Osmanlı’daki azınlıkların siyasi mücadelelerinden bir kesit sunuyor “Yervant Oydan”ın eseri üzerinden. Aslında Yoldaş Pançuni, teoriyle pratiği bir araya getirmekte zorlanan bütün ideolojik çevreler için tartışılmayı hak eden ilginç bir kitap.

Zübeyr Berk, Tasfiye kadrosunda kalıcı olacağı mesajını “Türk Modernleşmesi ve Etno-Seküler Ulus İnşası” başlıklı ikinci yazısıyla veriyor. Ömer Faruk Karagüzel de muhafazakâr düşünceyi çözümlemeye devam ediyor “Peyami Safa’nın Siyasi Düşüncesine Bir Bakış” adlı çalışmasında. Her iki yazı da Türkiye’nin hangi düşünsel temel ve dinamikler üzerinde yükseldiğini kavramaya dönük önemli ipuçları barındırıyor ve genç kalemlerin entelektüel temeldeki anlama çabalarından dolayı da umut veren bir motivasyonu içinde barındırıyor.

Ali Özgür Özkarcı’nın “Buğulu Muğlakçılardan Niçin Hoşlanmadığımız” şiirini, Kitap-lık dergisi Şubat sayısında yayımlanmasının hemen ardından Tasfiye’nin mart sayısında tahlil etmiş Ahmet Örs, seri halinde gerçekleştirdiği şiir tahlillerinin bir devamı olarak. Hayata dokunan, ezilenlerin dünyasına projeksiyon tutan Özkarcı şiiri bu boyutuyla hayli takdir edilmiş yazıda.


İrtibat:
www.tasfiyedergisi.com
tasfiyedergisi@gmail.com
Soğukpınar Mah. Behzat Bulvarı, No: 220, Kat: 2, TOKAT
505 259 07 15

'Değirmen' dergisi 24.sayısıyla daha bir güzel

Değirmen dergisi, 24. sayısıyla 8. yayın yılını da selamlamış oldu. Türkiye'nin edebiyatına ve fikriyatına daima özgün ve nev'ine münhasır bir biçimde nüfuz etmeyi başarmış bir edayla hazırlanmış bu yeni nüsha; değişen kapak tasarımı, yeni mizanpajı ve yazı kadrosuyla heyecan veriyor.

Türkiye'nin ümitvar geleceğinin oldukça felsefî ve şairane bir biçimde değerlendirildiği "derselam"la başlayan 24.değirmen; şiirde bilinen isimlerle beraber, yeni şairlerle ve şiirlerle dikkat çekmiş.

Makale bahsinde; Dr. Ali Öztürk, edebiyat ve sosyolojinin felsefî bağlamını özgün fikirlerin terazisinde tartışmaya açmış... Mehmet Doğan'ın Babanzade Ahmed Naim Bey'i kaleme aldığı bu nüshada, Rüstem Budak ise Şaban Günel ile İnsanımız’ın genel hali, kişilik ve kimliği üzerine hasbihal etti. Reşit Güngör Kalkan, Yusuf Yavuzyıldız, Lütfi Bergen, Kibar Ayaydın, Menderes Daşkıran, Murat Demirci nüshanın diğer mühim kalemleri...

Şiirde; Nefî Pedri, Mehmet Doğan, Mehmet Özdemir, Mustafa Yıldız, Nur Belek, Y. Emre Altuntaş, Müştehir Karakaya, Mehmet Aycı, Özer Burgaz, A.Edib Başaran, Süleyman Unutmaz, Nida Merç, H. İbrahim Polat, Mustafa Celep, E. Kimya Yaşar, Burcu Akcanlı bulunuyor. Hikayede; Mustafa Oral, Zekeriya Tamir, Murat Taş, Murat Çelik, Asiye Yücel Denemede; Müştehir Karakaya, Cafer Gariper... Eser Tanıtımında; Hüseyin Akın, Sinan Cansever... Sinemada için Yunus Emre Altuntaş... Mektub’da, Ömer Asım var.

Değirmen 24; yeni şiirler, hikâyeler, denemeler, makaleler, sinema tetkikleri, eser tanıtımları, röportajlar ve mektuplarla okuyucusunu selamlıyor.

Şiir:
Düşe Sığınan Çocuk/ Mehmet Özdemir
Binbironbir Günüydü / Mehmet Doğan
Alt Yazı/ Mehmet Aycı
Üsküdar’da Sabah/ Halil İbrahim Polat
Gitme/ Süleyman Unutmaz
Ben Fakir Edebiyatı Yapmak/ Mustafa Celep
Ses Perçin Tutmaz / Müştehir Karakaya
Fâili Meçhûl/ Ahmet Edip Başaran
Şiirler/ Mustafa Yıldız
Yedekteki Kurşun/ Nur Belek
İsyan Türküsü/ Emine Kimya Yaşar
Şiirin İntikamı/ Yunus Emre Altuntaş
Maviler Diyarı/ Özer Burgaz
Kelebek/ Nida Merç
Aşk Üç Boğum…/ Burcu Akcanlı
Derd-İ Yâr Elinden/ Nihat Kaçoğlu

Makale:
Edebiyat Sosyolojisi Açısından Edebiyatımızın Yeni Sorunları / Dr. Ali Öztürk
Gurbetten Şiir İle Dönen Adam “Yahya Kemal Beyatlı” / Kibar Ayaydın
Şiir ve İçtenlik / Cafer Gariper

Dosya:İnsanımız
Bir Osmanlı Kürdü Babanzâde Ahmed Naim Bey/ Mehmet Doğan
Anadolu’da Modernleşme ve Kimlikler/ Lütfi Bergen
İnsanın Yeniden Keşfi İçin Feta/ Menderes Daşkıran
“İnsanımız”Dan “İnsanımız”A Dair Şaban Günel İle Söyleşi / Rüstem Budak
Şehrin İnsanı İnsanın Şehri/ Reşit Güngör Kalkan
Egzotik Masallar ve Mahrem Hakikatler Osmanlı’da Kadın/
Murat Demirci
Kimlik ve Modernite/ Yusuf Yavuzyılmaz

Hikaye:
Kıssa Hikâyeler/ Mustafa Oral
Yakarış/ Zekeriya Tamir
Linç / Murat Taş
İyi Ki Misafir Gelecek!../ Asiye Yücel

Deneme:
Şuuraltından Notlar 2/ Müştehir Karakaya
Apartmanın İçi/ Murat Çelik
Mektub/ Ömer Asım

Kitap Tanıtımı:
Bu Sözlük Başka Sözlük/ Hüseyin Akın
İlhanlılar Döneminde Şiilik ve Dr. Hanifi Şahin/ Sinan Cansever

Sinema:
“The Thın Red Lıne/İnce Kırmızı Hat”/ Yunus Emre Altuntaş



İrtibat:
degirmendergi@gmail.com
0505 647 03 25
Tığcılar Mah. Dönergeçit Sok. Altun İş Merkezi No:4 Daire:3 Adapazarı / Sakarya

'Yedi İklim' dergisi, 252

Yedi İklim dergisi Mart 2011 tarihli 252. sayısıyla yeniden merhaba diyor okuyuculara…

Yedi İklim bu ay özel bir dosya hazırladı Nar şairi Haydar Ergülen’e. Dosya, şairle Zafer Acar’ın yaptığı kapsamlı bir söyleşiyle açılıyor. Zafer Acar, Mehmet Özger, Bahtiyar Aslan, Yeprem Türk ve Aykut Nasip Kelebek’in şairin dünyasına eğilen yazılar bulunuyor dosyada. Haydar Ergülen’in “Ara Şiirler” adını taşıyan çok kısa şiirlerini de Yedi İklim’in açılış sayfaları olan şiir bölümünde okuyabilirsiniz. Mustafa Cemil Efe'nin separatörlerinin dosyaya renk kattığını söyleyebiliriz. Zafer Acar’ın özverili çalışmaları sonucunda oluşan bu dosyanın okuyucu için bereketli olacağını düşünüyoruz.

Dosyanın dışında önemli bir gelişme de, Kâmil Eşfak Berki’den… Berki uzun zaman sonra yeni bir şiiriyle okurun karşısında: “Kuş”. Bu şiiri şimdiden bir kenara not etmenizi salık veriyoruz.
Yedi İklim’in şiir bölümünde şiirlerini okuyabileceğiniz şairlerimiz ise şunlar: Muhsin İlyas Subaşı, Fatma Şengül Süzer, Yeprem Türk, Süleyman Unutmaz

Dosyanın bir hayli yer kaplamasından dolayı bu sayıda fazla öyküye yer veremiyoruz. Bu sayıda öykülerini okuyabileceğiniz öykücülerimiz ise şunlar: Kadir Tanır ve Habil Tecimen

Bu sayıda Sezai Coşkun’un Sezai Karakoç şiiri üzerine bir yazısı bekliyor okuyucuyu. “Sezai Karakoç Şiirinin Kaynaklarından Kuran-ı Kerim” adına taşıyan çalışmanın, alanında bir ilk çalışma olduğunu belirtelim.

Geçtiğimiz ay ikinci kitabı Yol Hakkı’nı yayımlatan Osman Bayraktar, Hüseyin Su öyküleri üzerine oylumlu bir yazıyla yer alıyor, bu sayıda.

Kütüphaneci Erol Yılmaz ise, kütüphaneler ve derlemek üzerine yazdığı oylumlu bir yazıyla katılıyor Yedi İklim’e.

Mustafa Cemil Efe her zamanki gibi bu sayıda da bir hattatı tanıyor. Doğuştan sağ tarafı felçli olan, sol el ile yazan ve bu yüzden Yesârî diye anılan Mehmed Esad Efendi’yi anlatıyor. Hacı Selim Ağa Kütüphanesi’nin kitabesini yazan Yesârî’ye dair güzel bir çalışma…

Yedi İklim’in görselleri bu sayı arttı. Dosyada yer alan Haydar Ergülen fotoğraflarının dışında, dergimizin klasiği Hasan Aycın’ın çizgisi, Mustafa Cemil Efe’nin hüsn-i hattı, Serap Ekizler’in bir deseninin yanında, bu sayıyla Yedi İklim’e ilk kez bir ürün veren Özden Aydın’ın bir ebrusu sayının görselleri arasında. Böylece klasik sanatlarımız üzerine daha fazla ürün yayınlamış ve okurlarımıza ulaştırmış oluyoruz. Nasip olursa, Özden Aydın ebrularını yayımlatmaya devam edecek.

Yeni okumalar ve değiniler bölümü de bu ay gayet renkli…

Kâmil Eşfak Berki bir gazete manşetinden yola çıkarak üzerimize uyku tohumu serpildiğini söylüyor. Yunus Emre Özsaray, Hece’nin Rasim Özdenören Özel Sayısı’ndaki Cemal Şakar'ın yazısından yola çıkarak itirazlarını dillendiriyor. Yeprem Türk 'klasik olmak' üzerine düşünüyor. İsmail Demirel, Yılmaz Yılmaz’ın kitabı üzerine eleştiriler getiriyor. İbrahim Coşkun Türk Edebiyatı dergisinin iki sayısına, Osman Bayraktar'ın Yol Hakkı kitabına ve Mukadder Gemici'nin Asla Pes Etme adlı hikâye kitabına değiniyor.
Hayırlı okumalar.

İrtibat:
0 216 399 19 14
0 216 352 49 77
yediiklim@yahoo.com
yediiklimeditor@yahoo.com

'Mostar' Ortadoğu’ya dair bir panorama sunuyor

Derginin Mart sayısında, halk ayaklanmalarıyla dünya gündemine oturan Ortadoğu coğrafyasında olan biteni anlamak adına dünü, bugünü ve yarınıyla Ortadoğu’ya dair önemli değerlendirmelere yer veriliyor.

Ortadoğu halkları, ülkelerini uzun yıllardır baskıyla yöneten dikta rejimlerine karşı art arda ayaklanıyor. Özgürlük ve adalet arayışının bir getirisi olan bu ayaklanmalar o derece güçlü ki, şimdiden Tunus ve Mısır’da 30 yıldan fazladır iktidarda olan Zeynel Abidin Bin Ali ve Hüsnü Mübarek gibi diktatörleri devirdi. Bu isyan dalgası hali hazırda Libya, Yemen, Bahreyn başta olmak üzere birçok Ortadoğu ülkesinde büyümeye devam ediyor. Bölgeyi ise kısa vadede topyekûn bir siyasi, kültürel ve ekonomik değişim bekliyor. Peki, tüm bu değişim isteğinin temelinde neler yatıyor? Hangi temel dinamikler bölge halklarının yönetimlere başkaldırısına neden oluyor? Ortadoğu’yu kısa, orta ve uzun vadede neler bekliyor? Ve bu değişim dalgasının küresel etkileri neler olacak? Bu soruların cevapları yaşananları anlamak adına önem kazanıyor. Mostar ise, bu sayısında cevap bekleyen bu soruların peşine düşüyor.

Taha Kılınç, dosya ile aynı adı taşıyan “Özgürlük ve adalet peşinde bir Ortadoğu panoraması” başlıklı yazısında günümüzde halk ayaklanmalarıyla çalkalanan Ortadoğu coğrafyasında son yüzyılda olup biten olaylara bütünsel bir bakışın gerekliliğine dikkat çekmek amacıyla, bölgede son yüzyılda öne çıkan gelişmeleri kronolojik olarak dikkate sunuyor. Mısır’da gerçekleşen devrimi Kahire’de Tahrir Meydanı’nda izleyen Mete Çubukçu ise “Arap baharı” isimli yazısında Arap ayaklanmasının bölgede 20. yüzyıl paradigmasını sona erdirdiğine ve yeni bir dönemi başlattığına dikkat çekiyor. Konunun uzmanlarından Cengiz Aktar, ayaklanmaların bölge ülkelerini küresel bir aktöre dönüştürdüğünü söylerken, Metin Mutanoğlu bu ayaklanmaların ‘yılların intikamı’ olduğuna vurgu yapıyor. Bir diğer yazar Hakan Çopur “Devrimlerdeki medya etkisi”ni yorumlarken, Mesut Özcan ise Irak özelinde Ortadoğu’daki değişimi yorumluyor.

Mostar’ın bu ayki şöyleşi konuğu Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi, YÖK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Talip Küçükcan. “Demokratik bir üniversitesi için YÖK’ün reforme edilmesi şart” diyen Küçükcan, ülkemizin yükseköğretimde yaşadığı temel sorunlar ve bu sorunların nasıl üstesinden gelinebileceğine dair önemli analizlerde bulunuyor.
Mostar’ın diğer sayfaları bu ay da okura oldukça zengin bir içerik sunuyor.

Gündemden, Görsel Hafıza, Çizi-Yorum gibi klasikleşen sayfaların yanı sıra, M. Mücahit Küçükyılmaz’ın “Muhalefete demokrasi aşısı gerek”; Önder Kaya’nın “Mehter müziği ve Avrupa’daki tesirleri”; Ali Şükrü Çoruk’un “İngiliz ordusunda savaşmak isteyen Servet-i Fünûncular”; Yusuf Kaplan’ın “Medeniyet dili nebevî anahtar”; Sevil Kuzu’nun “Ehli Beyt’in ev sahibiyle tel örgüler kalkınca…” Celil Civan’ın “Bir yazar olarak Semih Kaplanoğlu” ve Hakan Hastaoğlu’nun “Baz istasyonunun kanserler imtihanı” yazıları başta olmak üzere Toplum, Tarih, Kitap ve Sinema bölümlerinde yer alan diğer yazılar da dergiye zengin bir içerik kazandırıyor.

'Akpınar' dergisi

Her dağın bir kışı, bir baharı, rüzgârlı bayırları, çiçekli yamaçları, ufuklara ulaşan yolları vardır. Derler ki, her yolcu bütün bu gösterilerin ürpertili güzelliklerini göremez. İsmail Özmel, Akpınar'ın 31. sayısında yazdı.

Her dağın bir kışı, bir baharı, rüzgârlı bayırları, çiçekli yamaçları, ufuklara ulaşan yolları vardır. Derler ki, her yolcu bütün bu gösterilerin ürpertili güzelliklerini göremez.

Göz bazen karı, bazen karın soğuğundan elleri morarmış küçük yavruları görebilse. Okulda soba başına ıslak çoraplarını kurutmak için toplanan küçük öğrenciler aklına gelse. Acı duysa ve kederlense.

Bazen kar ve karlı manzara uzun zamanların bir özlemi olarak selamlanır. Kartopu oynayan, kardan adam yapanlar, ona göz olsun diye iki parça kömür arayanlar, küçük bir kartopundan koca bir kar yumağı yapmaya çalışanlar, arkadaşlarıyla kartopu oynamayı özleyen çocuklar. Bu da özlem açısından bir başka kış manzarası.

Baharda yazda göz çevrededir, kışın gözler içe, gönle çevrilir, orada baharın ve yazın tahayyülleri ve anıları yeniden yaşanır.

Kış bir tefekkür dönemidir, geçmişin ve geleceğin bir muhasebesidir.

Damların yirmi otuz santim karla kaplı olduğu çatısız damlar, bir de damların karını kürümek meselesi vardı. Bereket ki elinde yabasıyla “kar atılır!” diye seslenenler olur, damlar karın yükünden kurtulurdu.

Şimdi çatılar karını kendi tüketiyor, bazen lodos, çoğu zaman da güneş buna yardım ediyor. Çoğumuza kış serüven, bazılarımıza özlem, bazılarımıza göre de bir sabır ve tahammül mevsimidir.

*

Birçok defa sohbetinde bulunduğumuz, şiirin ve sanatlı nesrin ustası Arif Nihat Asya, Çatalca’nın İnceğiz köyünde 07 Şubat 1904'te doğdu, 05 Ocak 1975’te Ankara’da vefat etti. Doğumunun 107. yılında onu saygıyla anıyoruz.

Dergiler dosyasına sığmayan yazıları bu sayıda bulacaksınız.

Dopdolu bir sayı ile huzurunuzdayız. Gönlünüzce güzel okumalar dileğiyle, sağlıcakla kalın hoşça kalın.



İsmail Özmel

Değişen Dengelerle Sabit Bir İsim: Ay Vakti

Geride bırakılan her gün maziye eklenir. İnsanın geçmişe özlemi bitecek gibi değildir.

Ay Vakti geçmişin satır aralarında hoş bir seda bırakacak, geleceğin yeni sayfalarında ismi iştiyakla okunacak zenginlikte bir sayı ile yeniden okuyucuyla buluştu. Şubat-Mart itibariyle 125. sayısına ulaşan Ay Vakti; bu sayı da deneme, şiir, öykü, günlük, söyleşi, araştırma, inceleme, kitap, sinema ve mektup olarak farklı yazın türlerinde eserleriyle, alanında yetkin ve yeni isimleri bir arada barındırıyor.

Dünya üzerinde değişen/değiştirilmesi için çaba sarf edilen dengelere dikkat çekerek söze başlayan Ay Vakti, Şiraze’den “Saklı Mektuplar”da, İstanbul’dan hareketle çıktığı öze dönüş yolculuğuna; ‘tam olamaz insan, noksanlarıyla yaşar’ diyerek okuyucuyu da davet ediyor. Her eseri beğeniyle takip edilen Necmettin EVCİ “Numaradan Yaşamak” diyerek okuru daha somut bir sorgulamaya ve farkında olmaya teşvik ediyor. Nurettin DURMAN “Şubat”, Berrin SÖNMEZ “Gönül”, Reşit Güngör KALKAN “Cinayeti Gördüm”, Musa ÖZER “Sait Yakut’a Mektup”, Faik ÖCAL “Nûn Vakti Konuşmalar”, Ömer KEMİKSİZ “Ölüm” diyerek bu sayıya katkıda bulunan kıymetli isimlerden.

“Yüreği Gerilmiş Delinin İpinin Çekilmesini Anlatır” isimli şiiriyle M. Ragıp KARCI, “Kar Sesi” ile Mustafa ÖZÇELİK, “Bir Acılıya Önerimdir” ile Alaaddin SOYKAN kendi el yazısıyla okuyucusuna etkileyici bir şiir sunuyor. “Kızılderili Zamanları” ile Mehmet BAŞ, “Kızıldeniz” ile Yavuz ERTÜRK ve “Ateş Böcekleri” ile Mustafa KÜÇÜKTEPE 125. sayıda okuyucuyla buluşan diğer şairler.

“Öyle şeyler vardır ki, insan tek başına üstlenmek zorunda kalır; hiç kimse yardım edemez.” diyen Naz Ferniba, “Cezada Elif İştiyakı” diyerek Ayşemin’in gizemli yolculuğuna okuyucuyla birlikte devam ediyor. Fatih KÜLAHÇI’nın “Dolorosa” isimli öyküsü, konusu ve anlatım tekniğiyle bu sayıda dikkat çeken eserlerden. Muhammet ERDEVİR “Soba Çözümü Teorisi”, ve etkileyici üslubuyla Ay Vakti ailesine katılmış Mustafa BECİT “Sesler” isimli öyküsüyle, sessizliğin derininden yükselen seslere dikkat çekiyor.

“Göl Yerinde Elbet Sular Bulunur” diyor Şeref AKBABA. Erzurum’u ve Erzurum’un eşsiz güzelliğini anlatırken satırlara yansıttığı üstü örtülü sorular ve tatbik edilmesi gereken tavsiyelerle okuyucuya yeni kapılar aralaması, idrak edebilme kabiliyetini harekete geçirmesi için yol gösteriyor.

Ada DALGALIDERE’nin, edebiyatımızın nadide isimlerinden Prof. Dr. Orhan Okay ile sıcak bir sohbet havasında gerçekleştirdiği “Prof. Dr.Orhan OKAY Hoca ile Söyleşi” okuyucunun ilgisini diri tutacak cinsten.

Özbekistan Cumhuriyeti Bilimler Akademisi Ali Şîr Nevaî Devlet Edebiyat Müzesi Araştırmacısı Şefaat HASANOVA, “Mevlâna Hâce Kadı Rizai’nin “Kuş Dili” Destanı” isimli araştırmasıyla ilgilisine, tasavvuf ve Kuş Dili Destanı üzerine dolu dolu bir makale sunuyor.

“Şiirde Musiki, Musikide Münir Nurettin Selçuk” ile Onur AKBAŞ, üstat Münir Nurettin’in hayatı, müziği ve eserlerine dair bilinenleri pekiştirecek, bilinmeyenleri merakla öğretecek bir inceleme ile musikişinasları okumaya davet ediyor.

“Açıklamalı bir dîvân şiiri sözlüğü olmasının yanında millî köklerinden kopmak istemeyen, geçmişine duyarlı her ferdin başucunda durması gereken bir kitap olarak okuyucusunu bekliyor.” diyerek, Eski Türk Edebiyatı’nda Mazmunlar ve İzahı’nı edebiyatseverlere aktaran Uğur MANTU, “Yedi Asırlık Medeniyet Hazinesinin Sandığını Açan Anahtar”da, Ahmet Talât Onay’ın derin bilgi birikimi ve emekleriyle on yıllık bir zaman zarfında vücut bulmuş bu kıymetli eseri inceliyor.

Boşluklar doluyor, dengeler değişiyor. Değişimin sürükleyici gücüne ayak uydururken çizgisinde sabit kalmayı başarabilmiş Ay Vakti, yürüyüşüne sabırla devam ediyor.


Zehra Betül Bulut



İrtibat:
www.ayvakti.net
ayvakti@gmail.com

2011-03-19

'Bir nokta' 110


Edebi yolculukta bir nokta daha...

Edebiyat dergisi Bir nokta’nın 110. sayısı yayınlandı. Bu sayıda kimler var?
Bir nokta edebiyat dergisi, 110. sayısını yayımladı. Şubat sayısı ile 10 yılı geride bırakan dergi, 11 yılının 2. sayısı ile okuyucusunu bekliyor. 2001 Şubat ayında yayına başlayan Birnokta şekilsel değişiklikler ile sürekli kendini yenileyerek bu günlere ulaştı. Elbette hiçbir zaman makyajı iç estetikten önde bilmeyen Bir nokta, yüzünü tazelemeyi şubat periyodlarının bir sevinç fişeği olarak okurlarına sunuyor. Nicel yenilik her defasında Bir nokta'nın nitelik işareti oldu.

Bir nokta'nın (Mart 2011)110.sayısında Cumali Ü. Hasannebioğlu, Mustafa Özçelik, M. Ragıp Karcı, Murat Soyak, Mürsel Sönmez, Mustafa Oğuz dikkat çeken isimler. Kaliteli edebi metinler okumak için Bir nokta'da buluşmak gerekir.

E-POSTA GRUBU

Dergi~lik e-posta
dergilik@googlegroups.com