Yaşar Bedri 'kaptanlığında' çıkan Mor Taka dergisi, 12. sayısında ilginç bir 'muhtıra' yayınlıyor! Kendini 'Şiir ve Kent Kültürü Dergisi' olarak tanımlayan yerel-süreli bir yayının muhtırası, elbette ki hükümet devirecek ya da siyasete 'ayar' verecek antidemokratik cinsten bir tavır değil.
Yaşar Bedri'nin 'Görsel İmge Muhtırası', aslında bir manifesto. Maddeler halinde sıralanmış aforizmalardan ziyade, görsellikle muhatabına seslenmeyi tercih etmiş Yaşar 'Kaptan'. "Manifestizmin imkânsızlığını söylemiş olmama rağmen, hâlâ söylenecek şeylerin olabilme ihtimalini de zorluyor olmak." diyen Bedri'nin 'niyetçe'si de hayli ilgi çekici: "Gerekçem; dünyada her şeyin söylenmiş olduğu aforizması, konuşmaktan yorulan insanın yazıyı icat etmesiyle başlayan süreç..."
'Şiirin soğuk demircisi' Arif Damar, Yaşar Bedri'ye anılarını anlatıyor, dergide. Bu anı yazısında İlhan Berk'ten Attila İlhan'a Kemal Tahir'den Nazım Hikmet'e pek çok edebi şahsiyet arz-ı endam ediyor. İhsan Deniz, son kitabı üzerine kaleme aldığı 'Baht-ı Siyah Üzerine Kısmî Bir Monolog Denemesi'nde, bir şairin iç dünyasına dair mahremleri kendisiyle halleşir gibi aktarmış.
'Şiirde Teknik ve Estetik' gibi geniş kapsamlı bir konuyu dosya olarak çalışan dergi, bunun için aralarında Celal Fedai, Erdal Sarıçam, Cihan Okuyucu gibi şair ve akademisyenlerin yazılarıyla yol alıyor. Kimi makale kıvamındaki dosya yazılarında 'Şiirde teknik ve estetiğin sizde karşılığı nelerdir?' sorusunun izi sürülüyor. Mümin Hakkıoğlu'nun çevirisiyle dergide yer alan 'derinlikli' bir yazı da geçtiğimiz yıl vefat eden Martinik asıllı Fransız şair ve politikacı Aime Cesaire'e ait. 'Şiir ve Bilgi' başlıklı yazıda, 'Poetik bilgi, bilimsel bilginin sessizliğinden doğmuştur.' diyen Cesaire'in şiirle bilgi arasındaki ilişkiyi cezbe ve dehşet kavramları arasında konumlandırması ilgilisini kayıtsız bırakmayacak türden.
'Okur Tipolojileri'nde Sıddık Akbayır, Nazım Hikmet ve Necip Fazıl okurunun özelliklerini sıralamış. Aynı özelliklere sahip bir okur profili çıkmış ortaya. Tarih meraklısı okurlar için Türkan Yoldaş ve Erdem Menteşoğlu, iki aykırı hayatın 'gölgede kalmış' kısmına ışık tutuyor. Topal Osman Ağa ile Ali Şükrü Bey'in, dönemin iktidar mücadelesi içindeki netameli durumlarına dair ilginç ayrıntılar bulabilirsiniz. (0462 229 06 34)
Ali Koca
Kaynak:
"Zaman" gazetesi
21 Mart 2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder