2009-02-28

"İzdiham" dergisinin 4. sayısı çıktı !


İlk sayısından itibaren sıra dışı bakışıyla edebiyat severlerin beğenisini kazanan kültür- sanat dergisi İzdiham, dördüncü sayısında dosya konusu olarak farklı inançlarda “çile” kavramını inceliyor.

Dergiyi bulacağınız adresler aşağıdadır. Ayrıca www.kitabus.com adlı kitap satış sitesinden sipariş verebilirsiniz...

Ahmet Can, kaybetmenin çeşitlerini anlatıyor ve giriş yazısıyla “kaybın” kazancını kutsuyor.


Dilek Akıcı’nın giriş yaptığı “çile”, Özer Turan’ın, İslam tasavvufunda “kapı”yı gönlündeki aşkla zorlayanların başındaki Bişr-i Hafi yazısıyla devam ediyor. Selin Yankı, “Allah’ın vaat ettiği ülke için lekesizliği seçenlerden “ Hristiyan keşişlerin ruhsal yolculuğuna kalem değdirirken; Ayşe Büşra Erkeç, bizi İslam tasavvufunda tekamülüyle örnek, Divan-ı Hikmet piri Ahmet Yesevi’nin iklimine götürüyor.


Mevlana’nın “aşkın yedi şehrini gezdi de biz ancak bir sokağın dönemecindeyiz” dediği Feridüddin-i Attar’ı Bilal Can’ın satırlarında okurken, evrensel dil müziğe geçiyoruz ve Gül Çiğdem’in kaleminden Qawwali’nin deli dervişi Nusret Fatih Ali Khan’ın arayışını takip ediyoruz. Dünyanın en eski ruhsal öğretilerinden, sembollerin yorumları, nefis terbiyesiyle insanın Tanrı ile olan bağını kurmaya çalışan Kabala ve Yahudi Mistisizmine, Zeliha Yurdaer’in yazısında değiniliyor.


İzdiham, dünya sinemasını unutulmazlarına Sinefil78’in “Sarhoş Atlar Zamanı” eleştirisiyle irdelemeye devam ediyor.


İzdiham, tasavvuftan sinemaya, müzikten kitaplara, özgün bakış açısının yanında bu sayısında farklı bir söyleşiyle de dikkat çekiyor. Tarık Tufan, söyleşide, Meksika Sınırı’ndan sinema yapımcılığına, medyadan edebiyata birçok konuya samimiyetle cevap veriyor.


Dünya edebiyatından hiçbir yerde rastlamayacağımız Stefan Zweıg, Anton Çehov’un intiharı yazısı ve Tatar Çölü kitap tanıtımını ise keyifle okuyoruz.


Ve şiir…

Melek Avcı “uzak kuşlara” seslendi.

Halil İbrahim Polat Aşkın İzdihamını dillendirdi. Mustafa Yeşilkaya “Sahne Yine”, Nihan Z. “ Devam Etmeyen Biri” dedi.


Emel İrtem ise “seni seviyem” dedi bir duvar yazısından ilhamla. Bunu “kendisi demedi”.

Billah duvar dedi…


Bülent Parlak kaybetmenin ağıdını yakan büyüyememiş bir çocuğun sesiyle “ben aslında büyürdüm yaşamak düşseydi bunca insandan payıma ” dediği şiirinde içimizdeki çocuğun yüreğine dokundu.

Hasıl-ı kelam “çocukluğunun vebasından kurtulamamış” İzdiham, dördüncü sayılarıyla, her şeye rağmen “kaybetmek güzeldir” diyor.

HAŞİYE: Kazanan, kaybeden, büyüyen, büyümeyen, çocuk kalmak isteyen herkes okuyabilir.

İrtibat:
www.izdiham.com

Hiç yorum yok:

E-POSTA GRUBU

Dergi~lik e-posta
dergilik@googlegroups.com