Sayı: 140 / Temmuz-Ağustos 2010
Dosyasız, serbest bir yaz sayısı oldu.
Sait Maden’den Murathan Mungan’a, Müslim Çelik’ten Özkan Dursun’a şiir sayfaları gene en yüklü dalı oldu derginin.
Gültekin Emre Türk Mevsimi dolayısıyla Paris’e çıkarma yapan şairlerle birlikte geçirdiği günleri, Sevgi Ünal Madrid gezisini, Uğur Kökden 1978 yılını anlatıyor. Emin Özdemir nicedir öyküleyerek yazıyor, kurgu-denemeler kotarıyor; “Emma’nın İsyanı” da onlardan biri. Adil İzci’nin serçeleri düşündürten yazısı, Mazhar Candan’ın Salinger’dan İlhan Berk’e, müzikten yazına uzanan gezintisi, Mehmet Serdar’ın Semih Kaplanoğlu’nun Yusuf Üçlemesi’ni kateden yazısı, Bâki Ayhan T.’nin 1980 Kuşağı şairleri üstüne yaptığı 80 gözlem ve saptama bu sayının esintili kıyıları.
Babil Kulesi, Demir Özlü’nün Edip Cansever’in “Tenis Öğretmeni” şiiri incelemesi ve Tahsin Yücel’in yeni romanı Sonuncu üstüne Mukadder Özgeç’in değerlendirmesiyle açılıyor. Tahsin Yücel, son yirmi yılda art arda yayımladığı Peygamberin Son Beş Günü, Bıyık Söylencesi, Yalan gibi romanlarından sonra, Sonuncu’da yapıt, yazar, okur, yayıncı, hatta yazar vârisi çevresinde kendine özgü ironiyi enikonu tepelere vardırıyor. Bıyık Söylencesi’nde Cumali’nin görkemli bıyıkları neyse Sonuncu’da Selami Harici’nin dev yapıtı “Serencam” o...
Necip Tosun, Faruk Duman öykücülüğünün nirengi noktalarını irdelerken Gülseli İnal, Lâle Müldür şiirinin özünün, kozmik yapısının ve devrimci niteliklerinin altını çiziyor. (Lâle, geçen ay “uzaklaşan” annesine bu sayıda iki şiirle el sallıyor...)
Tuncer Erdem, Bilge Karasu’nun Gece’sinin ilk bölümünü desenledi. Gelecek sayılarda da sürmesini beklediğimiz bir iş...
Ali Teoman, yazınsal serüvenini giderek tırmandırıyor. Henüz Türk okurunun yeterince ayırdına vardığı söylenemez belki ama Avrupa yazınında bir yeri olacaktır, kitapları çevrildikçe. Café Esperanza adlı novellası oldukça ilgi çekti. Ali Teoman, romanları ve öyküleriyle öne çıkarılmayı, okurun dikkatine sunulmayı hak eden bir yazar.
Bu sayıyla birlikte YKY öykü kitaplarından armağan ediyoruz.
Murat Yalçın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder