2008-12-21
"Değirmen" dergisinde “Postmodernizm” dosyası
Hasbihal
Doping mi, bereket mi (ya da “Barack” mı deseydik boş ver bırak) yoksa neden olmasın mı? Postmodernizm tam bir yazı patlaması yarattı. Söyleyecek ne kadar da sözümüz varmış? Doğrusu sevindik. Her bir değerli yazıyı dikkatle okuduk. Seçim yapmak zor. Hepsi güzel. O yüzden kapak konusuna ağırlık vermek zorunda kaldık.
Evet, süreç böyle bir şeydir. Yani sizi zorlar. O yüzden inandım ki Postmodernite sadece bir söylem değildir. En azından uyandırdığı ilgilerden dolayı bunu söyleyebiliriz. Postmodernite acaba bu büyük ilgiyi neye borçludur? Bunun sebepleri saymakla bitmez. Ama bir faktör var ki patolojik derecede öne çıkıyor. Batıyı kendi kavramlarıyla vurmayı seviyoruz.
Entelektüelimiz batıya olan hıncını deşarzlamayı yeni bir dil üzerinden başarmayı bildi. Hangi dil mi? Batının daha yıllar önce cesaretle kendine saldırdığı dil üzerinden. O yüzden itiraf edeyim ki kabul etmek zor olsa da batı hala bizim çok ilerimizde. Çünkü muhalif bir dil bulamıyoruz. Batının virüsleri üzerinden sistemine olanca kudretimizle saldırıyoruz. Haklıyız belki. Canımız yanmıştır elbet. Ama bak sen de artık kendini beğenmiyorsun demek üzerinden bir meşruluk buluyoruz. Tabiî ki bu dili de küçümsediğim yok. Çünkü alternatiflerimiz maalesef bu dilin bile çok gerisinde. O zaman belki bu dili kendi kısırdöngülerimize de yönelterek yeniden nasıl derinlikli bir alternatif üreteceğiz sorusuna cevap bulmalıyız. Buna ihtiyaç var mı bilmem ama bu öfkenin sağduyulu bir zemini bulması bundan başkasıyla makulleşmez sanıyoruz. Yani bir iyi bir kötü haberden bahsettik. Kötü haberi iyi haberin harcı yapmak mümkün olduğu gibi iyi haberi kötü haberin mezesi yapmak da kendi elimizde. Değirmen sülalesi olarak keyifli okumalar diliyoruz.
Gelecek sayımız için değerli yazarlarımızın güzide yazılarını sabırsızlıkla bekliyoruz. Ancak makalelerde şekil kriterlerine uyulması uyarısını yapma ihtiyacı duymamayı umuyoruz. Bununla birlikte her bir yazının tahsisinin daha dikkatli yapıldıktan sonra bize ulaştırılmasını özellikle belirtmek istiyoruz. Ayrıca daha önce yayınlanmış eserlerinizi bize göndermemenizi önemli rica ediyoruz.
Rüstem Budak
Bu sayının kapak dosyasına;
Postmodernizmin Tarihsel Gelişimi Ya Da İşaret Taşları / Sıtkı Karadeniz,
Evvel Zaman İçinde / Sebahattin Karakoç,
Batı’nın Yeni Omurgasız İdeolojisi: Postmodernizm / Hasan Coşkun,
Post-Modernizm Eleştirisi / İlyas Sucu,
Postmodernizm / Haldun Günay,
‘Medeniyetsiz’m Ve Modernizm / Murat Demirci,
Modernitenin Şamanları Ya Da Antikitenin Ruhu / Eyüp Yıldırım,
Bir Modernizm Eleştirisi Olarak Postmodernite Ve Türkiye’ye Yansımaları / Yusuf Yavuzyılmaz,
Postmodernizm’e Yeni Bir Bakış / İsmail Avcı,
Michel Foucault’un İktidar Anlayışı / Zekeriya Menak,
Vezir Narin / Hüseyin Yılmaz,
Postmodern Aşk / Hamza Kaya,
Globalköy’de Postmodern Lagalugalar / Said Coşar
değerli çalışmaları ile katkıda bulundular.
Şiirleri İle
Beyanname / Mustafa Celep,
Kitab-ı Cem’in Şiironi Uyanışı / Mehmet Doğan,
-Gitmekle Düet- / Ömür Öter,
İki Dost / Özer Burgaz,
Seni Öldüm Durmadan / Kemalettin Bal,
Çiğit / Nef-İ Pedri,
Geyikli Çeşmeler / Mahmut Yavuz,
Utangaç / Yalçın Behçet Yeymek,
Cevahir Hsnky / Tufan Cumhur,
Sensizliğe Sitem(Dir) / Mukaddes Kılınç,
Yıldızlara Bakarken / Nida Merç,
Mihrican / Mehmet Özdemir
aramızdalar.
Bu Sayıda Makaleleri İle
Tasavvurun Ölümü / Rüstem Budak,
İmge Ve Yabancılaşma / Ali Öztürk,
Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Çanakkale Zaferi Algısı Ve “Önsözü” Şiiri / Mustafa Duran,
İslam Mimarisi – 3 / Minare / İsa Cıda,
Bir Medeniyet Projesi Olarak Feta–5 / “Edeb”İn Neresindeyiz? / Menderes Daşkıran,
Şevki Işıklı’nın Ölecek Zaman Yok:21. Yüzyıl Sorunları Kitabı Üzerine / Halis Ekmekçi
Kimsecikler Aldırmıyor Ölüme / Selim Gündüzalp
“Harnâme’yi Eski Türk Edebiyatı’ndan Okumak / Aydın Kırman
araştırma- düşünce yazılarını sizlerin istifadesine sunuyorlar.
Tütüncü hikâyesiyle Murat Taş bizleri Anadolu’ya götürüyor.
Yeni açılımlarla yolumuza devam ediyoruz. Bu çerçevede kurduğumuz Değirmen Yayınları’nı kurduk. İlk eser olarak değerli felsefeci Prof. Dr. H. Mustafa Açıköz’ün yazmış olduğu “Felsefi Sadalar” eserini yayımlamış bulunuyoruz. Düşünce ufkumuza önemli katkılar sağlayacak eseri herkese tavsiye ediyoruz.
Yeni düşünce ufuklarını yol alacağınızı umduğumuz bir sayı hazırladık. 6. yılımıza girmek üzere olduğumuz bugünlerde bu serüvende, duygu, düşünce ve tecrübelerini bizlerle paylaşan dostlara teşekkür ediyoruz. Yeni yılda abone olan herkese Değirmen Yayınları’nın ilk eseri olan Prof. Dr. H. Mustafa Açıköz’ün yazdığı “Felsefi Sadalar” isimli eseri hediye edilecektir.
İrtibat:
0505 647 03 25
e- mail: degirmendergi@gmail.com
web: www.degirmendergi.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder