Hasbıhal
Sevgili Türk Edebiyatı okuyucuları, Bildiğiniz gibi, içinde bulunduğumuz yıl, II. Meşrutiyet’in ilanının 100. yılıdır. Sadece siyasî tarihimiz açısından değil, edebiyat, sanat ve düşünce tarihimiz açısından da önemli bir dönemeç olan 10 Temmuz 1324 (24 Temmuz 1908), etkileri günümüze kadar uzanan büyük bir hareketliliğe yol açmıştı. Türk Edebiyatı olarak bu önemli yıldönümünü ihmal edemezdik. Bu yılın başlarında Temmuz 2008 sayımızı bütünüyle II. Meşrutiyet dönemine tahsis etmeye karar vererek çalışmaya başladık. Böylece, II. Meşrutiyet’in daha ziyade Türk düşünce tarihi, edebiyat ve sanat açısından değerlendirildiği 112 sayfalık bir “özel sayı” doğdu. Arşiv değeri taşıdığına ve her kütüphanede bulunması gerektiğine inandığımız bu sayının “görsel” malzeme açısından da çok zengin olduğunu, II. Meşrutiyet’in âdeta fotoromanına dönüştüğünü söyleyebilirim. Bu sayımız da, her zaman olduğu gibi bir röportajla başlıyor. Bahtiyar Aslan’ın Prof. Dr. İsmail Kara’yla yaptığı röportajın sizi yakın tarihimiz hakkında yeniden düşünmeye zorlayacağını sanıyoruz. Başta İslâmcılık olmak üzere, Türk düşünce tarihi üzerinde son derece önemli çalışmalara imza atan İsmail Kara, II. Meşrutiyet’in ilanından sonraki fikrî hareketliliğin sebep ve sonuçlarını analiz etti. Prof. Dr. İnci Enginün de “II. Meşrutiyet’in Hatırlattıkları” başlıklı yazısında, bu dönemin fikir hareketleri ve edebiyat açısından ne kadar zengin olduğu üzerinde duruyor. Prof. Dr. M. Fatih Andı “istibdad”a şiddetle karşı çıkıp Meşrutiyet’in ilanını destekledikleri hâlde sonraki gelişmeler yüzünden “nedamet” getiren üç şairin Tevfik Fikret, Mehmet Âkif ve Rıza Tevfik’in yaklaşımlarını değerlendirirken, Ali ?ükrü Çoruk ilk defa gün ışığına çıkardığı, “inkılâb”ı hızlandıran iki belgeden söz ediyor. Birinin orijinalini ve çeviriyazısını sunduğumuz bu belgelerden, Rumeli Umumî Müfettişi Hüseyin Hilmi Paşa’nın İttihat ve Terakki Cemiyeti tarafından ölümle tehdit edildiği anlaşılmaktadır. Mehmet Narlı, II. Meşrutiyet’in ilanından Cumhuriyet’e uzanan sosyal ve edebî gelişmeleri topluca değerlendirdi. Prof. Dr. Fazıl Gökçek ise Meşrutiyet’in Mehmet Âkif’in Süleymaniye Kürsüsünden nasıl göründüğünü anlatıyor. Prof. Dr. Abdullah Uçman’ın tarihe “Sopalı Seçimler” diye geçen 1328 (1912) seçimlerini anlattığı yazısını da hayretle okuyacaksınız. Bu seçimlerde muhalif olarak yer alan Rıza Tevfik, İttihatçılar tarafından Gümülcine’de öldüresiye dövülmüştü.Yağmur Atsız’ın Abdülhamid’in siyasetine ve II. Meşrutiyet’e farklı bakışı da eminim dikkatinizi çekecektir. Prof. Dr. Hasan Akay’la Hümeyra Yuva da edebiyatımızda 1901-1908 arasındaki derin sessizliği değerlendirdiler. Cafer ?en, Meşrutiyet devrinin önemli edebî hareketlerinden biri olan Fecr-i Âti’nin kuruluş ve faaliyetlerini ele aldı. Tabii ünlü “Fecr-i Âti Beyannamesi”nin sadeleştirilmiş metnini de okuyucularımızın dikkatine sunduk. Mehmet Hastaş, İttihat ve Terakki’nin uygulamalarına karşı çıktıkları için fedailere öldürtülen gazetecilere, Hasan Fehmi, Ahmet Samim ve Zeki beylere yakından baktı. Bilindiği gibi, Meşrutiyet’in ilanının hemen ardından mizahta da bir patlama yaşanmış, iki ay gibi kısa bir zaman diliminde otuzdan fazla mizahî gazete ve mecmua çıkmıştır. Bu gazetelerden biri de Eşşek adını taşıyordu. M. Selim Gökçe, bu gazeteden yola çıkarak söz konusu dönemin mizah anlayışını gözler önüne serdi. Hatice Buğra ise, Türk resminde Meşrutiyet’ten sonraki gelişmeleri anlatıyor. II. Meşrutiyet’in işlendiği romanlarla ilgili yazılarımız da var. Safvet Nezihi’nin bugüne kadar kimsenin dikkatini pek çekmeyen Kadınlar Arasında adlı romanını Doç. Dr. Handan İnci, Nahid Sırrı Örik’in Sultan Hamid Düşerken’ini Hülya Atakan, Ahmet Altan’ın İsyan Günlerinde Aşk’ını Prof. Dr. Kâzım Yetiş, Fatma Karabıyık Barbarosoğlu’nun Uzak Ülke’sini de Funda Özsoy Erdoğan değerlendirdi.Bu sayıda ne yazık ki yeni şiir ve hikâyelere yer veremedik.Geçen ay ebediyete uğurladığımız Cengiz Aytmatov’u unuttuğumuzu zannetmeyiniz. Ağustos sayımız, bu büyük Kırgız yazarı hakkındaki yazılarla dolu olacak. Hazırlıklarımıza vefat haberini alır almaz başladığımızı bilmenizi isterim. Elinizdeki sayının Kırkambar bölümünde de onunla ilgili küçük bir haber ve güzel bir deneme bulacaksınız.Son olarak belirtmek istediğim bir husus var. Geçen ay, Selim İleri’yle yapılan röportajda, büyük Fransız romancısı Mercel Poust’un soyadı “Prost” şeklinde dizilmiş ve maalesef dikkatimizden kaçmıştır. Okuyucularımızın bu yanlışı kendi nüshalarında düzetmelerini rica ediyor, özür diliyoruz.Daha güzel, daha zengin sayılarda buluşmak üzere hoşça kalınız.Muhabbetle efendim.
Beşir Ayvazoğlu
YAZILAR:
Beşir Ayvazoğlu Hasbıhal
Konuşan: Bahtiyar Aslan “Batıcılar, Türkçüler, İslâmcılar, Hepsi Modernist!”
İnci Enginün II. Meşrutiyet’in Hatırlattıkları
Zeki Taştan Hunhar Timurlenk’ten En Büyük Hükümdar Timur’a
M. Fatih Andı “Bir Çürük İpliğe Hülya Dizmişiz” Meşrutiyet Ve Nedamet
Ali Şükrü Çoruk II. Meşrutiyet Nasıl İlan Edildi?
Hüseyin Hilmi Paşa’ya Tehdit Mektubu
Mehmet Narlı Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Sosyal-Edebî Bir Fotoğraf
Fazıl Gökçek “Çamlıbel Sanki Şehir, Zabıta Yok, Rabıta Yok!” . Meşrutiyet’in Süleymaniye Kürsüsünde’n Görünüşü
Abdullah Uçman II. Meşrutiyet’in Garip Bir Cilvesi ‘1328 İntihâbâtı’ Yahut ‘Sopalı Seçimler’
Handan İnci Kadınlar Arasında II. Meşrutiyet
Yağmur Atsız Târih Böler, Kültür Bağlar
Hasan Akay Suskunluk Dönemi-Yalancı Şafak 1900’lü Yıllardan Sonra Edebiyat Ve Hayat Üzerine
Hümeyra Yuva Türk Edebiyatında Yedi Yıllık Fâsıla
Cafer Şen* II. Meşrutiyet Devri Edebiyatını Temsil Eden Topluluk Fecr-İ Âti Encümen-i Edebîsi
Fecr-İ Âti Edebî Topluluğu Beyannâmesi
Mehmet Hastaş II. Meşrutiyet’te Öldürülen Gazeteciler
M. Selim Gökçe II. Meşrutiyet Yıllarında Bir Mizah Gazetesi: “Eşşek”
Hatice Bilen Buğra Meşrutiyet Döneminde Türk Resmi
Kâzım Yetiş “İsyan Günlerinde Aşk”
Funda Özsoy Erdoğan Her Kadın Bir Ülkedir, Fatma Aliye ‘Uzak Ülke’
Hülya Atakan “Sultan Hamid Düşerken”
Kahraman Bostancı 10 Temmuz’un Resimli Kitap’a Akseden Çehresi
Türk Edebiyatı Kırkambar
ŞİİRLER
Rıza Tevfik Zindan Destanı
Tevfik Fikret Yegâne Feylesofumuz
İrtibat:
Telefon : (0212) 526 16 15 / 527 50 32
Fax : (0212) 513 77 49
Adres : Divanyolu Cad. No:14 Sultanahmet / istanbul
E-Posta Adreslerimiz
tedev30@gmail.com - tedev@turkedebiyati.com.tr
Fax : (0212) 513 77 49
Adres : Divanyolu Cad. No:14 Sultanahmet / istanbul
E-Posta Adreslerimiz
tedev30@gmail.com - tedev@turkedebiyati.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder