2008-11-29
"Az Edebiyat" dergisi, yeniden !..
Yağmurla geldi "Az Edebiyat"ın 2. sayısı…
"Geç kalıyoruz…
Bilerek ve isteyerek tüm randevularımızı öteliyoruz.Yavaş adımla yürüyoruz.Vardığımızda bulduklarımız geç kalmışlığın ödülü oluyor.Beklemeyenlerse zaten hiç gelmemiş olanlardı"
Öyle bir çağda yaşıyoruz ki kurulmuş saat gibi tik takları hesap ediyoruz.Bir dakikadan ötekine taşmayan şaşmazlığımızla koşuyoruz.Geçtiğimiz yolun farkında olmadığımız gibi vardığımızda bulacağımızın üzerine de hayaller kondurmuyoruz.Hayrete bile vaktimiz yok.Randevu defterimiz sayfa sayfa ayırıyor birini ötekinden. Giriş sözleriyle kaleme aldığı önsöz. Hem derginin gecikmesini açıklıyor; hem de çağın insan ritmine ters aceleciliğinin eleştirisini yapıyor.
Kimseye yetişecek hırslarımız yok.Hiç bir şeye acele etmedik.Hiç bir şeye davet edilmedik de.Hiç bir hesabın içinde düşünülmedik.Düşlerimizi çoğalttık.Hayat ve hayal arasında sözcüklerimizle ağır adımladık.
Biz geldik.Orda kimse var mı? Sözleriyle de derginin duruşunu ortaya koyuyor.
Şair ve yazar kadrosuna baktığımızda; farklı yerlerden hayata aynı soruları soran ve aynı sorunları kendine dert edinenlerden oluştuğunu görüyoruz.
Dergi Usta kalem Berat Demirci'nin "Ad Koymak Üzerine" isimli denemsi ile başlıyor. Berat Demirci o güzel üslubuyla; Dede Korkut'tan günümüze çocuklara isim verme geleneğinin yolculuğuna çıkarıyor bizi.
İsmail Karakurt; "Şiirin Günlük Hayatı Evirmesi" makalesinde; " …Oysa şiir insanı, oysa şiir ruhu diriltir… Yaşayarak ortaya konulan şiir, aynı zamanda dirimi, devingenliği, dünyada olmaklığı kendinde barındırır." Sözleriyle, Şiirle günlük hayat arasındaki bağı ortaya koyuyor.
Adem Turan; "Bir Romantiğin Boğaz Turu" denemesinin ikincisinde vapura davet ediyor hepimizi. İstanbul'u vapurda duyuyoruz.
Mithat Tanrıkulu; kendine has kalemiyle "uğurlanmak üzere olduğu babasının ardından gurbetini yazıyor." Gidelim oğlum" dedi" eve gidelim midem yine fenalaştı"
İranlı yazar Ata Erat; "Hafız Şirazi ve Aşk" konusunu işliyor.
Mustafa Uçurum;Dijital bir kuşatma altındayız. Sözleriyle başlayan denemesinde Günümüzün eleştirisini fotoğraf makinelerinin değişen yüzünde yapıyor.
Mevlüde Alparslan son günlerde yeninden önem kazanan mektup türünün güzel bir örneğini sunuyor." Hüsn-i Vefa" başlıklı mektubuyla Alparslan; mektubun yazılana değil aslında yazana gerekli olduğunu gösteriyor bize.
Fatıma Zehra Merinos Ölüm gelmeden ölüm meleğiyle konuşuyor "Ölümle Bayramlaşmak" denemsinde.
Son dönem fantezi romanın genç kalemlerinden olan Kadim Gültekin; Öykünün Belkemiği "Kurgu" yu yazıyor.
Ayfer Telli; hayata intihara bulaşmış tebessümle bakıyor. Ve "Bir Güzü Yaşar Gibi Güldü Haline" denemesinde, zulasında her zaman bir ölüm taşıyan insanın kaleminden kuruyor cümlelerini
Serhan Şimşek; "Bozuk Para" öyküsünde; şimdiye kadar insanın gözünden parayı yazanlara inat; Bozuk Paranın gözünden insanı yazıyor.
Ali Sözer; Çevirilerine bu sayıda da devam ediyor. Nizar Kabbani'nin Iraklı edebiyatçı Sâbir Abid'e gönderdiği iki mektubunu okuyucuyla buluşturuyor. Aynı zamanda bu mektuplar; Nizar Kabbani'nin " Deneme" türü ile ilgili görüşlerini ortaya koyması bakımından da oldukça önemli.
Hüseyin Kaya; Sadece Türk Dünyasının değil bütün dünyanın adı konmamış çocuklarının türküsünü söyleyen Cengiz aytmatov'a türkülerin penceresinden ve türkü tadında bakıyor."… Aytmatov'un eserlerini okumak da türküye ansızın tutulmak gibidir." derken alışılmış bakmanın ötesinde kalbimizin ritmine çekiyor Aytmatovu.
Kemalettin Bal " Şathiye" isimli yazısında hayattan kısa damlalar sıçratıyor üzerimize. Birbiriyle bağımsız gibi gözüken şeylerin aslında insan hesaba katıldığında hiç de ayrı olmadıklarını görüyoruz.
Dergi ilk sayıya oranla şiir sayısını azaltmış, bu sayının şairleri Hüseyin Cahit Kesre " ba'glaç", Mustafa Çelep "Büyük Bir Adam Toprağa Girince" Mustafa Karasoy "Şair" Mehmet Şamil Baş "Şairin Öldüğüdür" Yelda Karataş "Gül Yarası" Filiz Bedük "Ölmekse", Münire Danış "Lâl Olsun Dünya" Hüseyin Karacalar "Yanık Esvap" Kemalettin Bal "Kuyunun Kün'cesi Kadar Düştüm İçime"
Bu sayıda Mesut Duran; Lale Müldür'le şiir, şair ve hayat üzerine söyleşiyor.
"Az edebiyat dergisi" Boyutu, tasarımı ve kadrosuyla dergi dünyasında daha 2. sayısında yerini alıyor. Önsözünde editörün " biz geldik orda kimse var mı? sözünü " biz varız" la cevaplıyoruz…
İrtibat:
azedebiyat@gmail.com
kemalettin_bal@hotmail.com
Bozdoğan Anadolu Lisesi / AYDIN
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder