2011-04-27

Bursa'nın daveti...

Geçen hafta "Bursa'nın İlkbaharı"nı yazmıştık, devam ediyoruz... Bugünlerde Bursa'da yaşamak sahiden bahtiyarlık...

Hele hele yaşama azminin bir kısmını kültüre, sanata, edebiyata yaslayanlar için.

Bu bahtiyarlığı izah etmek için fazla ayrıntıya girmeyeceğim. Bir kardeşimin "Şimdi Bursa'da olmak vardı." şeklinde cümle kurması bizim için yeter! Bir izah yöntemi de içinde bulunduğumuz günlerin Bursa'sını süsleyen birkaç etkinliğin haberini şuracığa kaydedivermekten geçsin...

Bakın önümüzdeki günlerin bazı programlarına:

1. 28-30 Nisan: TMMOB tarafından düzenlenen "Bursa 3. Kent Sempozyumu"... Şehir planlamasından çevre düzenlemesine, ulaşım sorunlarından afet yönetimine, tarım ve gıda imkânlarından enerji ve sanayi çalışmalarına, turizm ve sağlık problemlerinden doğal ve tarihi kaynaklarına kadar pek çok husus, 14 oturumluk bir sempozyum...

2. 28-30 Nisan: "Kaşgar'dan Endülüs'e Türk-İslâm Şehirleri Sempozyumları"... "Bursa Şehrengizi" ve "Bir Cihan Devletinin Doğduğu Şehir" alt başlıklarının kullanıldığı bu etkinliğin amacı şöyle belirlenmiş: "Türk İslâm şehirlerinin tarihini, kimliğini ve kişiliğini oluşturan mimari eserlerin korunması, yaşatılması, kaybolmaya yüz tutmuş değerlerimizin açığa çıkarılması, gelecek kuşaklara aktarılarak Dünya İnsanlık Mirası listesinde hak ettikleri yerlerini almalarını sağlamak"... Bu çerçevede Kaşgar, Semerkant, Taşkent, Buhara, Hiva, Kokant, Aşkabat, Merv, Herat, Delhi, Otrar, Piri-Türkistan, İsfahan, Bakür, Kırım Bahçesaray, Doğu Beyazıt, Erzurum, Ahlat, Diyarbakır, Urfa, Mardin, Kerkük, Antakya, Trabzon, Sivas, Kayseri, Konya, Karaman, Ankara, Antalya, Amasya, Kütahya, Manisa, Kastamonu, Bursa, İstanbul, Edirne, Mekke, Medine, Bağdat, Halep, Şam, Trablusşam, Beyrut, Kahire, Tunus, Üsküp, Kosova, Endülüs gibi, Türk-İslâm şehirlerinin maddi ve manevi kimliklerinin ortaya konulacağı bir program hazırlanmış...

3. 29-30 Nisan: "14. Bursa Edebiyat Günleri"... Mehmet Âkif'in "Bülbül" şiirinden ilham alınarak seçilen "Bülbülün Zümrüt Tahtında Edebiyat- Şehir, Şiir ve İnşa" alt başlıklı bu etkinlik, doğrusu benim diğerlerinden bir derece daha kendimi ilgili bulduğum bir sürece tekabül ediyor. Bu yüzden, ana mekânı Tayyare Kültür Merkezi olan 14 Bursa Edebiyat Günleri'nin programını sizlerle paylaşmak istiyorum.

29 Nisan günü 14.00'te Bursa BŞB Başkanı Recep Altepe ile D. Mehmet Doğan ve Metin Önal Mengüşoğlu'nun açış ve takdim konuşmalarıyla başlayacak olan ve beş oturumluk sempozyum ile bunu taçlandıran bir şiir şöleninden müteşekkil edebiyat günleri, aynı gün saat 15.00'te Prof. Dr. Muhammed Nur Doğan (Divan Şiirinde Şehir Kültürü), Ümit Aktaş (Şehir, Estetik ve Şiir), Safiyüddin Erhan (Şehirlerimiz ve Estetik), İbrahim Eryiğit (Hendese, Şiir ve Şehir) tarafından icra edilecek "Edebî İnşa Mimarî Kurgu" başlıklı oturum ile devam edecek...

Günün ikinci oturumu "Edebiyatın Aynasındaki Şehir" başlığını taşıyor. Mahmut Kanık'ın yönetimindeki oturuma Doç. Dr. Mehmet Narlı (Şiir ve Şehir), Berat Demirci ("O Belde" Hangi Belde?), Sibel Eraslan (Benim Bursa'm), Cevat Akkanat (Bursa'dan Yola Çıkan Dergiler) katılacaklar...

Bu arada, Edebiyat günlerinin ilk günü akşamı ilginç bir buluşmaya sahne olacak. "Fidan Hanı Edebiyat Sohbeti" adlı etkinlikte, açık kürsü oluşturulacak ve isteyen katılımcı şiirini paylaşabilecek...

30 Nisan Cumartesi günü saat 10.00'da "Edebiyatla Neyi İmar Etmek İstediler?" başlığı altında gerçekleşecek üçüncü oturumu Yard. Doç. Dr. Sadettin Eğri yönetecek. Metin Önal Mengüşoğlu (Bir Toplum Mimarı: Mehmet Âkif), Arif Ay (Nuri Pakdil'in Dili ve Anlatımı), Reşit Güngör Kalkan (İsmet Özel'de Medeniyet Düşüncesi), Ahmet Örs (Bugünkü Edebiyatımız Neyi İnşa Edecek?) bu oturumun konuşmacıları...

"Bursa'yı İnşa Eden Edîbler" başlıklı dördüncü oturumun başkanı Yasin Doğru. Mustafa Özçelik (Bursa'nın Yunus'u), A. Vahap Akbaş (Tanpınar'la Bursa'da Kuruluş Çağının Havasını Solumak), Murat Soyak (Metin Önal Mengüşoğlu'nun Edebî Şahsiyeti ve Eserlerinde Şehir Algısı) ve Asım Öz (Muhafazakârlığın Bursa Tahayyülü: Süheyl Ünver'in Bursa Seyahatnamesi) çalışmalarını edebiyatseverlerle paylaşacak olan isimler...

14. Bursa Edebiyat Günleri'nin sempozyum bölümü saat 15.00'te Bilal Kot'un başkanlığındaki "Bursa Bize Ne Söyler" oturumuyla tamamlanacak: Prof. Dr. Nurullah Genç (Bursa Der ki), Yıldız Ramazanoğlu (Ruhun Sessizce Kanatlandığı Diyar: Bursa), Hüseyin Kaya (Türkülerin Söylediği Bursa), Bünyamin Yılmaz (Bursa Türk Sinemasının Neresinde?) bu oturumda bizlere seslenecekler...

Edebiyat Günleri'nin tacı 30 Nisan akşamı saat 20.30'da başlayacak olan "Bülbülün Zümrüt Tahtında Şiir Şöleni"...

Tayyare Kültür Merkezi'ndeki bu şölene katılacak şairler ise şu isimlerden oluşuyor: A. Vahap Akbaş, Arif Ay, Bahaettin Karakoç, Cevat Akkanat, Hüseyin Kaya, İbrahim Eryiğit, İhsan Deniz, Mahmut Kanık, Mehmet Doğan, Mehmet Narlı, Mehmet Şeker, Muhammed Nur Doğan, Murat Soyak, Mustafa Efe, Mustafa Muharrem, Mustafa Özçelik, Nurullah Genç, Tayyib Atmaca, Ümit Aktaş, Yaşar Bedri Özdemir, Yunus Emre Altuntaş...

Şiir şöleninin sonunda Ahmet Paşa ve Lâmii Çelebi Şiir Ödüllerinin takdim edilecek. Bakalım bu yıl bu ödüller kimlerin olacak?

14. Bursa Edebiyat Günleri 1 Mayıs Pazar günü Cumalıkızık gezisiyle tamamlanacak...

Bursa'nın aslî ve evrensel kimliğini temsil eden 14. Bursa Edebiyat Günleri'ne bütün okurlarımızı bekliyoruz.

Cevat Akkanat


Millî Gazete
28 Nisan 2011

Yeni bir dergi: 'Kurgan Edebiyat'

KURGAN EDEBİYAT 15 MAYIS’TA KİTAPÇILARDA

Söz’ün Kalesi
Kurgan Edebiyat, söze ve anlama dönmek için çıkıyor. Her şeyin görselleştiği ve sözün geriye itildiği bir zamanda biz bu dönüşe inanmak istiyoruz. Aynı inancı taşıyanlarla da yol arkadaşlığına talibiz.

Kurgan Edebiyat, ‘iyi edebiyat’ın; hayatı, insanı ve zamanı anlamada önemli anahtar olduğunu düşünenleri bir araya getirmek niyetini taşıyor. Bu niyet, sözün değerine, yazmanın yüceliğine inananlarla bir söz kalesi oluşturmak; her şeyi değersizleştiren, hayatı gündelik rüzgârlara göre anlayanlara da karşı çıkmayı amaçlıyor.

Kurgan Edebiyat, modern zamanların her şeyi göstergelere indirgediği, hakikatin ve insanın yerine sanal gerçekliğin ikâme edildiği bir dünyada, yaşadığımız anlam ve dil kaybına açık bir reddedişi savunuyor.

Kurgan Edebiyat, insanı ve onu kuran değerleri ancak ve ancak onun gerçekliğinden hareketle tanımaya çalışacaktır. Bunun uğruna geride kalmayı, gerektiğinde yüksek sesle itirazı tercih edenlerle “Sözün Kalesi”nde buluşmak umudunda.

Kurgan Edebiyat, Türkçe edebiyata ve sözün onuruna inananlara kapılarını açıyor, hem de ardına kadar…

'Karagöz' 15 çıktı. Of Hayy Hak !

Nisan-Mayıs-Haziran 2011

“Şiirdeki kelimeler şapkadan bile çıksa, şiir şairine benzer” demiş Tristan Tzara. Jerome Rothenberg ise dil aracılığıyla gördüğünü ve bunun doğal bir sonucu olarak, dil olmaksızın, kör olduğunu söylüyor. “Edimsel olarak dilde oyun akla bir tür sonsuzluk, temel bir açıklık [düşüncesi] getirebilir” diyor Bruce Andrews; “fakat bunun dışında, algının, bilme yetisinin ve duyuşun kurulu omurgasında, kapalılık, ortaya çıkar” diye tamamlıyor cümlesini.

Dilci (l=a=n=g=u=a=g=e) şairlerde dikkatimizi çeken şey, en politik meselelerde bile sağlam bir teorik temelden hareket ediyor olmaları. Dilde oyun / deney züppelik değilse eğer, edimsel olarak, algıyı, bilme yetisini tetikleyecek, devreye sokacak bir şey olarak karşımıza çıkıyor. Rosmarie Waldorp da şiir yazarken müstakbel bir okuyucuyla, hatta ideal bir okuyucuyla değil, dil ile diyalog içinde olduğunu belirtiyor. Dile bu tür yaklaşımlar nedense bizde bir tür züppelik olarak itham edilir; bu tür teorik ilgiler genellikle hor görülür. Kurulu / yerleşik düzenin, ideolojinin, söylemin kaynağı olarak dil ya da egemen ideoloji tarafından motive edilmiş dil değil tabi ki burada söz konu ettiğimiz. Zaten kapalılığı getiren de bu patetik anlayıştır.

Dilde oyun, oyunbozan bir şey değilse onu ciddiye almamız gerekmez. Dilin motoruna çomak sokmak, dili kendi uçurumunun kıyısına bırakmak, kurulu düzene karşı getirdiğimiz bir sivillik eylemidir. Bu nedenle ister ona müstakbel, isterse ideal okuyucu diyelim motive edilmiş okuyucuya hitap etmemiz, onu şımartmamız, kollamamız, yolunu beklemememiz gerekmiyor. Şiir en karanlık yerlerde yolumuzu aydınlatacak bir fener değil. En insansız şiirde bile, şiirle kurduğumuz ilgi, insanla kurduğumuz o dolaysız ilgidir. Şiirle kurduğumuz ilgi, hakikate doğru bir ilgidir. Hakikatin taşıyıcısı olma iddiasındaki şiir, ideolojik anlamda güdülenmiş ortalama okuyucuya seslenen sözde şiirdir.

Bu sayımızın şairleri Serkan Işın, Yavuz Altınışık, Osman Özbahçe, Bülent Keçeli, Naz Yılmaz, Vural Kaya, Yunus Emre Altuntaş, Emre Öztürk ve Hakan Şarkdemir.

Fasıl bölümümüzü Bülent Keçeli’ye ayırdık. Son dönemdeki çıkışıyla dikkatleri üzerine toplayan Keçeli’nin şiirini Osman Özbahçe ve Yavuz Altınışık yazdı. Vural Kaya, Keçeli’nin ayrıntılı biyografisini, Osman Özbahçe kronolojisini çıkardı. Muhavere bölümünde de Murat Üstübal’ın Keçeli’yle yaptığı söyleşiyi ilgiyle okuyacağınızı umuyoruz.

Bu sayımızın ara faslında eleştiri yazıları ağırlıkta. İdris Ekinci, Sezai Karakoç şiirine giriş niteliğinde bir yazı yazdı. Musab Kırca edebiyat, şiir ve psikoloji üzerinden iktidar okumalarına devam ediyor. Ece Ayhan’ı yakın plâna aldığı yazısı bizce ilgiyi hak ediyor. Şiir ve yazılarıyla son dönem Karagöz’de yer alan Rafet Arslan bu sefer çağdaş sanat akımlarına akademinin bakışını eleştiriyor.

Erman Akçay’ın büyük bir titizlikle hazırladığı Çağdaş Sanat Dosyası öncü kafaları anlamaya ışık tutan bir yazı. Erman Akçay’ın bu sayımızın mizanpajına katkısını da takdirlerinize sunuyoruz. Suvare ve Matine bölümümüzde Tabutta Rövaşata var; Yavuz Altınışık yazdı. Temaşa’ya Aslı Togay yeni bir hikâyesiyle katıldı.

Atilla Mülayim tarafından hazırlanan Kıraathane’de yeni çıkan kitaplar, dergiler, etkinlikler bulacaksınız.

Her ne kadar sürç-lisân ettikse aff ola! Bizden bu seferlik de bu kadar...

'Tasfiye' dergisinin 30. sayısı çıktı

Nisan 2011

Dergide bu ay şiirler göz dolduruyor. Ümit AKTAŞ “Tahrir Meydan(lar)ına Ağıt” şiiriyle dünyanın tüm özgürleşmek isteyen halklarını anarken, Ünsal ÜNLÜ “Tünel” şiirinde tünel imgesiyle bir kapitalizm eleştirisi yapıyor, birey ve devlet ilişkisi içerisinde medeniyeti sorguluyor. Habil SAĞLAM yine “sağlam” bir şiirle karşımızda “ÇÖP”. Mehmet Sait ÇAKAR “Kar ve Devlet”, Şahin GÜRÇAY “Toplumların Sosyo-ekonomik Buhranları Üzerine Bir, Varsağı!”, Selim AKDEMİR “Devrim”, Özhan UÇAN “Piyon”, Ergün MUNDUZ “Gözlerim Kaldı” şiirleriyle Tasfiye’nin bu sayısını zenginleştiriyorlar.Ahmet ÖRS “Sararan Yaprak Düşen” hikâyesinde hayatın anlamını ve değerlerini sorguluyor. M. Ali BAŞARAN’ın “Çılgın Vuk ve Arz-ı Endam” masalı alegorik göndermelerle dolu. Mehmet Garip TANYILDIZI’nın öyküsü “Kâğıtçının Ölümü” modern hayatı devrimci bir bakış açısıyla yorumluyor; farklı karakterlerin kesişen dünyasında çıkmazlaşan ilişkileri de masaya yatırıyor. Veysel ALTUNTAŞ ise “Kısa Film Senaryosu” öyküsünde bireylerin otorite tarafından zorlandığı davranış kalıplarını ve onların saçmalığını gözler önüne sermekte. Özkan ŞAHİN, “Radikal Dinci” öyküsüyle İslamcı çevrelerde değişen, çöken idealleri işliyor.

Dergideki makaleler de oldukça ilgi çekici. Bülent Şahin ERDEĞER “Vahyin Edebi Dili: Kuran ve Edebiyat” makalesinde Kur’an’ın insanlara yaklaşımında kullandığı dili, kavramları bu kavramların insan zihninde karşılayageldiği anlamları nasıl barındırdığına dikkat çekiyor. Kur’an’ın insanlarla konuşma tarzını ve muhatabı insanlarda nasıl karşılık bulduğunu çarpıcı analizlerle ortaya koyuyor. “C.: Toplumun İçinde Topluma Yabancı” yazısında Enes KUŞÇU, Yusuf ATILGAN’ın Aylak Adam romanındaki “C.” Karakterine odaklanıyor, “yabancılaşma” kavramını edebiyatımız üzerinden irdeliyor. Cahide Gülnur SARI ise “Ulusun İnşası ve Resmi Edebiyat Kanonu” adlı makalesinde ulus devletin inşasında resmi ideoloji ve Türk Eğitim Sisteminin rolünü derinlemesine ele almış. Ömer Faruk KARAGÜZEL “Jön Türkler, Mizancı Murad ve Mülkiye Mektebi” makalesini okumak son dönem Osmanlı tarihi ve aydınlarının tavrını anlamada bize oldukça yol gösterici olabilir.

Ayşenur BULUT, Bejan MATUR’un çok ses getiren “Dağın Ardına Bakmak” kitabını okuyucuya samimi bir dille değerlendirirken dergide Mehmet SACİT’in anıları devam ediyor. Son olarak Esra Aydın, Tasfiye okuyucularına, “Yola Revân Olmak Yazıldı Bize” adlı belgesel hakkında bir değerlendirme sunuyor.



Tasfiye iletişim:

www.tasfiyedergisi.com

tasfiyedergisi@gmail.com

505 259 07 15

2011-04-26

'Viran ve Bahar' e-edebiyat dergisi: Bir Çocukluk Yaptık

Viran ve Bahar “Çocuk Özel Sayısı” ile çıktı. Edebiyatın çokça işlenen konularından birine daldık. Hemen her şairin, yazarın çocuk ve çocukluğa dair bir şeyler söylediğini gördük. Bir de biz söylemeyi denedik. Güzel bir sayı oldu kanaatindeyiz.

Bu sayının şairleri Kerim Akın, Ahmet Yılmaz Tuncer, İlhan Uygül, Abdulsemet Telimen, Hızır İrfan Önder, Orhan Kılıg.

Ali Yüksel, Mehmet Büyükşahin ve Ünal Sayar öyküleriyle bizimle.

H. Neşe Koçak, Hasan Parlak, Fatih Mehmet Mirza, Yusuf Ünal, M. Mustafa Üftadeoğlu ve Kerim Akın denemelerini okuyabilirsiniz.

(ç)Alıntılar bölümünü biraz kalabalık tutmayı yeğledik. Çokça (ç)aldık yani. Ustalarımız Sezai Karakoç, Fazıl Hüsnü, Cahit Zarifoğlu ve Alaeddin Özdenören…

Beyan Yazıları’nda ise Her Şey Olmaya Açık Çocukluk Dünyası adlı makaleyi bulabilirsiniz.

Dergimizi özellikle yandaki PDF dosyamızdan okumanızı tavsiye ediyoruz. Dergi tadını oradan bulabilirsiniz.

Payı olan herkese binler teşekkür. Çocukça bir iş yaptık, okunması dileğiyle…

Viran ve Bahar e-edebiyat dergisi:
www.viranvebahar.com

'Alkış' dergisinin 56.sayısı çıktı

Mart-Nisan 2011

Alkış dergisinin Mart-Nisan 2011 sayısı yayımlandı. Kahramanmaraş Kültür Sanat Evi yayın organı olan Alkış dergisi iki aylık periyotlarla düzenli olarak çıkan dergilerimizden. Güzel yazıların ve şiirlerin yer aldığı bu dergi 32 sayfadan oluşuyor. Mütevazi ve sımsıcak bir dergi. 56. sayısına ulaşan Alkış dergisinin mensuplarını kutluyor başarılarının devamını diliyorum.Bu sayısında yer alan yazarlar ve şairler şöyle: Oğuz Paköz, Fethi Balık, Emrah Erdin, Deniz Bozkurt,Serdar Yakar, Ahmet Yılmaz Tuncer, Mehmet Uysal,Mehmet Mortaş, Melek Baltutan, Mustafa Karamık,Celal Sahir, Berrin Bilginer, Ayşegül Taşkın, Mürvet Sarıyıldız, Ali Bozkurt, Yalçın Yücel, M. Akif Şahin,Mustafa Okumuş, Ahnet H. Koç, Mustafa Pınarbaşı,Ali Büyükçapar, Enes Fehim Ocaklı, Sıddık Elbistanlı,Nevzat Kırkpınar,Mehmet Kılıç, Sıddık Özer, Hızır İrfan Önder, M. Kemal Atik, Abidin Doğanay, Esra Kirik, M. Nihat Malkoç, Eshabil Karademir, Muhsin Bulutgöçer.

Hızır İrfan Önder

İletişim:
İsmetpaşa Mah. Hükümet Cad. Mert İşhanı No: 24 Kat: 7 D: 26
Kahramanmaraş (46100)
0 532 263 13 16
www.alkisdergisi.com.tr

'Temrin' 36

Nisan ayında 36. sayımızla sizlere bir kez daha merhaba diyoruz. Bu ay da yine zevkle okuyacağınız metinlere yer verdik. Ümit Erkol, Tuğba Gülşen Doğru, Kamil Çağlar Aksu, Arzu Eşbah, Murat Çelik, Mehmet Türkmen, Edward Estlin Cummings (çeviri; Nihan Işıker) bu sayımızın şairleri.

Saliha Malhun bu ay da “Kendine iyi Bakan Kız” başlıklı bir öyküsü ile karşımıza çıkıyor. Firdevs Kapusızoğlu, Nevzat Canan, Osman Çeviksoy bu sayımızın diğer öykücüleri.

Ahmet Mersan “Sırlı Çerçeve”, Uğur Cumaoğlu “şehir ve Karanlık” başlıklı denemeleri ile bu sayımıza katkıda bulundular. Mustafa Ocakbeği “Mar Bayciyev’in Hayatı ve Sanatçı Kişiliği”ni ele aldı. Onur Akbaş “Süreya’nın ‘y’si” başlıklı yazısında Cemal Süreya şiirini irdeledi. Tahsin Yıldırım “Peygamberi Konu Alan Edebi Türleri” ele aldı. Gülay Kayapınar “Sazsız Ozan Yavuz Bülent Bakiler”den söz etti.

Bu ayki söyleşi konuklarımız çağdaş Türk şiirinin değerli temsilcilerinden Veysel Çolak ve edebiyatın merkezinde usta bir romancı olan Metin Savaş. Veysel Çolak ile Hatice E. Kaya, Metin Savaş ile V.Hüseyin Kaya konuştu ve zevkle okuyacağınız iki söyleşi çıktı ortaya.

Son olarak yine Kalender Tufan “künye” köşesinde kitapların ve Seda Ülke “devran” köşesinde sanat ve edebiyatın izini sürdü.

Gelecek sayılarda buluşmak ümidiyle…

2011-04-25

'Tomurcuk' dergisinin 16.sayısı yayımlandı

1994-1995 öğretim yılında açılan Rize Anadolu Öğretmen Lisesi, on beş yıldır yayımlanan dergisinin yeni sayınsı çıkardı. Her yıl, Öğretmen Okullarının Kuruluş Yılı olan 16 Mart günü törenlerine yetiştirilen Tomurcuk dergisi, zengin içeriğiyle okurlarına ulaştı. Öğretmen ve öğrencilerin yazılarıyla, okulla ilgili tanıtıcı fotoğraflardan oluşan Tomurcuk, renkli ve 48 sayfa olarak yayımlanıyor.

Okul müdürü Ali Kılıç yanında müdür yardımcıları Halil İbrahim Hacıoğlu, Ömer Cihan Özşahin ve Erdal Şahin de yazılarıyla dergide yer aldı. Öğrenci yazıları yanında farklı kişilerle yalpan mülakatların yayımladığı dergide bu yıl, Rize Üniversitesi Eğitim Fakültesi dekanı Ali Rıza Akdeniz’le yapılan bir mülakata yer verilmiş. Dekanla mülakatı okul öğrencilerinden Gülcihan Bakır yapmış. İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmail Hocaoğlu ile Ozan Mert Alıcı ve Cemre Filizli adlı öğrenciler görüşmüş. Egemen Ufuk Yüksel, Erhan Sandıkçı, Muhammet Erdoğan ve Pınar Sümer, şiirleri yayımlanan öğrenciler. Tarih öğretmeni Sebahattin Bayrak, resim öğretmeni Nesrin Timurcioğlu ve müzik öğretmeni Funda Gümrükçü de yazılarıyla dergiye destek verenlerden. Öğretmen Okullarının 163. Kuruluş Yılı etkinliklerinde yayımlanan Tomurcuk dergisinde Atatürk, Ekrem Orhon ve Yunus Emre gibi isimlerle ilgili tanıtıcı bölümler de yer almış. Rize’yi tanıtma görevini de üstlenen ve sayıları iki yüz elliyi geçen Anadolu Öğretmen Lisesi okullarına her yıl düzenli olarak gönderilen Tomurcuk dergisinin 16 sayısında birbirinden güzel yazılar yer almış.

Hacer Yılmaz, Büşra Bayraktar, İrem Alemdar, Ali Eren Güven, Hacer Usta, Şeymanur Uzun, Hilâl Yılmaz, M.Ali Pınarbaş, Zeynep Öztürk, Fatmagül Düz, Gülşah Kömürcü, Özge Sarı, Şeyma Kartal, Ümit Banu Uzun, Seden Oğur, Serap Salman, Özge Akdemir, Hilâl Çukur, Neslihan Kasap, Ozan Lukumci, Selva Nur Enez, Bedrana Kambur, Ebru sarı, Tansu Topçu, Zahide Varlı, Kübra Şadoğlu, Büşra Sümeyye Bıyık, Ali Köseoğu, Kazım Cüce, Şule Sarı, Emine Taşpınar, Akibe Karahan, Enes Faruk Kasap ve Zeynep Tafralı, yazıları yayımlanan öğrenciler.

Ömer Cihan Özşahin

İletişim:
04642260723

'Aşkar' dergisinin 18.sayısı çıktı

İçindekiler:

ŞİİRLER
1. CESEDİ NEREYE GÖMELİM CEVDET KARAL
2. YELELER ALİ AYÇİL
3. KAYGI HANIM SÖYLEMİŞ GÖRELİM NE SÖYLEMİŞ HAKAN ŞARKDEMİR
4. KULPSUZ KALPSİZ FİNCAN BÜNYAMİN K.
5. BİR TESELLİ VER HÜSEYİN KARACALAR
6. GÖZÜMÜN AYDINLIĞI İSMET ÖZEL BABA İDRİS EKİNCİ
7. SÜKÛTU KUTSAMAK AZİZ MAHMUT ÖNCEL
8. VALSTE SON ADIM MUSTAFA MELİH ERDOĞAN
9. BU LİRİZM ADAMI ÖLDÜRÜR VİCDAN ABLA İRFAN DAĞ


10. ÂLİMLERİ ŞAŞIRTAN BİR FETVA VEYSEL KARANİ TUR
11. OTUZ ÜÇ ÖZGÜR BALLI
12. FİKSTÜR İLHAMİ YAVUZ
13. FLORANCE NIGHTINGALE ETKİSİ İLHAN KAYHAN
14. DEDİM: USTAM! NEZİHE EYLÜL
15. NAYSAZ HİKMET ÇAMCI

ÖYKÜLER
16. YANLIŞ TREN AYKUT ERTUĞRUL
17. ANKARA’NIN İNŞAATLARI MUSTAFA ÇİFTÇİ
18. MUAZZEZ SELİN KARACAN
19. YASAK MEYVE İSMAİL ISPARTA

DENEME VE DEĞİNİLER

20. KEKLİĞİM KINALIDIR KADERİ BELALIDIR REŞİT GÜNGÖR KALKAN
21. İSLAM TOPLUMUNUN EKONOMİK STRÜKTÜRÜ FERHAT NABİ GÜLLER

DOSYA YAZILARI

22. CEVDET KARAL ŞİİRİNE YENİ BAŞLAYANLAR İÇİN HÜSEYİN KARACALAR
23. ŞİİRLERİN GERİ GETİRDİĞİ ŞAİR: CEVDET KARAL AZİZ MAHMUT ÖNCEL
24. CEVDET KARAL ŞİİRİ İÇİN BAZI DİKKATLER M. MELİH ERDOĞAN
25. ALİ AYÇİL İLE SÖYLEŞİ AYKUT ERTUĞRUL
26. SUR KENTİ HİKAYELERİ MEHMET RAŞİT
27. ALİ AYÇİL’İN İNSANI VE ŞEHRİ AÇIKLAMA DENEMELERİ MUSAB KIRCA
28. KENDİNE SUSAN İDRİS EKİNCİ
29. İÇ HESAPLAŞMA HİLAL ACAR
30. HAKAN ŞARKDEMİR İLE SÖYLEŞİ İDRİS EKİNCİ
31. HAKAN ŞARKDEMİR’İN YAZILARINDA EDEBİYAT VE POETİKA İDRİS EKİNCİ
32. HAKAN ŞARKDEMİR ŞİİRİNDE ZİRVE ARAYIŞI: ŞARKO ÖZGÜR BALLI
33. MODERN EPİK ŞİİR ÇERÇEVESİNDE HAKAN ŞARKDEMİR ŞİİRİ İRFAN DAĞ


İrtibat:
askardergisi@gmail.com

'Yüzakı' dergisi

Nisan 2011

O HEP «ÜMMETÎ!» DEDİ... YA BİZ?..

Gökten yere inen bereketli nisan yağmuru... Bu güzelliğin aksedeceği ayna da; yerden göğe yükselen dolgun başaklar... Rengârenk çiçekler... Meyveye duran ağaçlar...
Karanlık gecenin ardından ufuktan bütün ihtişamıyla yükselmeye başlayan güneşe bakamaz gözler; onu, yaydığı nur sayesinde görebildiğimiz güzelliklerde, yaydığı ısı ve hayatla canlanan âlemde temâşâ ederiz.
İki Cihan Güneşi Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in büyüklüğünü, yüceliğini, güzelliğini, şefkatini, muhabbetini; O’ndan asırlar sonra da seyredebildiğimiz ayna; O’nun ümmeti... Başta yıldızlar kadar parlak ve yüksek vasıflarda yetiştirdiği ashâbı... Sonra o yıldız yıldız ölçülerin izinde yürüyen Hak dostları, O’nun nurlu vârisleri...
Ya biz?.. O’na ümmet olmanın neresindeyiz?
O’nun ümmeti olmak, îmandan sonra en büyük saâdet...
O’nun ümmeti olmak, iki cihanda sürur...
O’nun ümmeti olmak, Hakk’ın şahidi olmak...
O’nun ümmeti olmak, «O Güneş’ten yana bir hilâl ol»mak...
Nimetin şânı böyle... Fakat şartları ve mes’ûliyetleri de var:
O’na ümmet olmak, O’nun gibi merhamet, şefkat ve muhabbet kahramanlığı istiyor...
O’na ümmet olmak, O’nunla beraber olmak, O’nunla her hâlükârda yakın olmaktan geçiyor.

O sebeple, bu nurlu, bereketli nisanda; bu kutlu doğum mevsiminde doğuşunu kutladığımız Güneş’in aydınlattığı zihinlere, nurlandırdığı kalplere, ısıttığı vicdanlara, canlandırdığı îmanlara, parlattığı lisanlara sahip miyiz, bunu sorduk O’nun ümmetine: O HEP «ÜMMETÎ!» DEDİ... YA BİZ?..


Genel Yayın Yönetmenimiz M. Ali EŞMELİ; başyazıda; Kâinâtın Fahr-i Ebedîsi’nin velâdetlerinden âhiretlerine daima «Ümmetî!» derken; üstün şahsiyetiyle, müstesnâ ahlâkıyla, gönüllere ferahlık veren muâmelâtıyla, fevkalâde fedâkârlığıyla, yeis ve fütur bilmez gayretiyle o sözün içini doldurduğunu, Kur’ân ekseninde temellendirdi.
Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi; «Kıymet ve Mes’ûliyetiyle O’na Ümmet Olmak» mevzuunu, O’na ümmet olmanın şuurunu en iyi anlayan sahâbeden misallerle anlattı.
Mustafa KÜÇÜKAŞCI, Fahr-i Âlem’in «Âlemlere Rahmet» vasfını şiir ve tefsirle işledi. Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ; «ümmet» kavramına lisan ve tarih açısından yaklaşarak, ümmet şuurunu kazandığımız ve kaybettiğimiz devirlerin muhasebe ve mukayesesini yaptı. B. Cahit ÖZDEMİR, ümmetinin O’na medyûniyetini anlattı. H. Kübra ERGİN, Efendimiz’e muhabbet ve O’nu tanıma gayretlerinin ekseni üzerinde durdu. Ömer OKUDAN ise, Allah Rasûlü’nün son günlerini ve Allâh’ın Bahtiyar Kulları’ndan Abdullah İbn-i Zeyd’in; «O’nu görmeyecek göz neye yarar!» deyişini kaleme aldı.

Prof. Dr. İsmail ÇETİŞLİ; «Yakın Dönem Hilyeleri»ni tanıttığı makalesinin ikinci bölümüne Hilye-i Fahr-i Âlem’den sonra, geçtiğimiz yıl abonelerimize de hediye ettiğimiz, Seyrî’nin Hilye-i Şerîfe’sinin incelenmesi ile devam etti.
Tarih, karakter, toplum bölümlerimiz de dopdolu...

Fatih Sultan Mehmed, Mihrimah Sultan, Mimar Sinan ve Gazi Osman Paşa’ya dair tarihten sayfalar...Ahmet ZİYLAN’den ümmetin de milletin de çekirdeği olan ailede birlik ve dayanışma üzerine hâtıralar...

Ve şiirler... Şiirin gayesi na‘tlar... O’nun ümmetine yakışır, pırlanta sözler, elmas ifadeler...İşte bu sayımızda yer alan şâirler: M. Ali EŞMELİ, Mahmut TOPBAŞLI, Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI,Halil GÖKKAYA, Bekir ÇİÇEK, M. Ali VAR, Zahit GENÇ, Rıfat ARAZ, Harun ÖĞMÜŞ, Recep YILDIZ,Servet YÜKSEL, Köksal CENGİZ, Memduh CUMHUR, Abdullah GÜLCEMAL, M. Faik GÜNGÖR,M. Nejat SEFERCİOĞLU, Osman ALTAŞ ve Hızır İrfan ÖNDER.


O hep «Ümmetî!» dedi, biz de hiç değilse her Nisan; O’nu gündemimizin baş tâcı ediyoruz...

İrtibat:
dergi@yuzaki.com
abone@yuzaki.com
www.yuzaki.com.tr

2011-04-24

'Dört Mevsim Niğde' dergisinin 5.sayısı çıktı

Niğde’nin tarihi ve turistik değerlerinden, türküleri ve şivesi gibi folklorik öğelerine; tarihe mal olmuş ünlü portrelerin hayat hikayelerinden Niğdeli şair ve yazarların şiir, yorum, araştırma ve inceleme gibi edebi eserlerini içeren Dört Mevsim Niğde üç ayda bir yayınlanmaya devam ediyor.

Derginin ikinci yılında beşinci sayısı çıktı.

Niğde’nin kültür, tarih, turizm ve edebiyat değerlerini içeren 49 sayfadan sonraki 14sayfalık bölümde Niğde Belediyesinin hizmetleri yer alıyor.

“Dört Mevsim Niğde” dergisinin dağıtımını Türkiye geneline yapıyor. Türkiye genelinde Niğde’nin daha fazla bilinmesini hedefleyen Belediye “Dört Mevsim Niğde” dergisinin 81 ilin kurum ve bürokratlarına dağıtımını posta yoluyla yapıyor.

Belediye Başkanı Akdoğan’ın Büyük “Kültür İnsanlığın Ortak Mirası” başlıklı sunumunun yanı sıra,

Mehmet Baş, kapak arkası şairi olarak yer alan dergide;Kibar Ayaydın “Kar Güzellemesi”, Fırat Ensari “Havanız Nasıl Olursa Olsun”, Muharrem Çifcibaşı “Kar, Buz, Ayaz, Bereket”, Salih Toyran kaleminden “Ayazın Çocukları”, İsmail Özmel’den “Kış” şiiri, Fatma Çınar “Şu Bolkar’ın Lalesi Ben Olsaydım”, Yusuf Tüfekçi “Melendiz’de Beyaz Gece”, Serdar Şahin “Ben Kış Çocuğuyum”, Erdal Noyan “Dışarıda Kalanlar” ile “Kar Kızıl” şiirleri ve “Dört Mevsim Niğde Yazarları Demirkazık’ta, Fatih Budak “Ölümsüzlük Çığlığı”, Sabri Özdağ “Mektubun Gelmiyor Yollar Gış Mıdır?”, Arif Acındı “Hep Aynı Muhabbet: Nerde O Eski Kışlar ?”, Murat Soyak “Kışın Halleri” şiiri, Murat Akalın “Reşat Nuri’nin Niğde’si”, Halil İbrahim Tongur “Geçti Borun Pazarı Şairinden Ünlü Şiir”, Uğur Arıbaş “Dergilerimiz”, Osman Aytekin “Andaval’ı Andaval Yapan Şöhret”, Murat Soyak “Niğde’ye Dönüş Özlemi”, Hayrullah Eraslan “Sanaldan Mektebe Açılan Kapı Defter K”, Ali Koç “Dünyayı Dolaşan Niğdeli”, İrfan Bahar “Niğde Yeniden Büyümeli” yazıları yer alıyor.


Gökhan Demircioğlu

'Yedi İklim' 253

Nisan 2011

Yedi İklim dergisi Nisan sayısıyla okurlarının karşısında. Geçtiğimiz üç aya sığdırdığı Ali Haydar Haksal Özel Sayısı ve Haydar Ergülen Dosyası ile özel sayı birikimine yenilikler ilave etti.

Yedi İklim, Nisan sayısının kapağına Behçet Necatigil, Judith Wright, Refik Halit Karay ve William Shakspeare’in fotoğraflarını taşıyor.

Dergi sayfalarını Kuzey Afrika’da cereyan eden olaylar üzerine kaleme alınan Batının Salyaları Akarken başlıklı yazıyla açıyor.

Süreğinde her zaman olduğu gibi şiirler var. Bu ay Ömer Erdem iki şiirle katkıda bulunuyor Yedi İklim’e. Kâmil Eşfak Berki, Zafer Acar, Nurettin Durman, Hüseyin Alemdar, Abdullah İlhan, Mehmet Ali Özkan, Mehmet Baş, Bilal Yavuz, Nedim Gökhan Aydın, Bekir Göl dergide şiirlerini okuyabileceğiniz diğer şairler.

Hasan Aycın çizgisiyle, Mustafa Cemil Efe hattıyla, Serap Ekizler yağlı boya çalışmasıyla ve Özden Aydın da ebrusuyla Yedi İklim’in bu sayısını zenginleştiriyorlar.

Nisan sayımızda bir hayli öykü var. Öykü severler bu ay öyküye doyacaklar. Kadir Tanır, Osman Koca, Fatma Rânâ Çerçi, İsmail Demirel, Yunus Emre Özsaray, Mustafa Oral, Ebru Ak, Emine Batar, Yıldırım Türk bu ay öykülerini okuyabileceğiniz öykücülerimiz. Yıldırım Türk’ün ilk kez bir öyküsünü yayınlıyoruz. Mustafa Oral ve Emine Batar Yedi İklim’de öykü yayınlamaya devam edecekler. İngilizceden yaptığı öykü çevirilerinden aşina olduğunuz Ebru Ak da, öyküler yayınlamaya devam edecek.

Bu ayın tek çevirisi Yavuz Demir’e ait. Demir kapağa da taşıdığımız Judith Wright’tın Efsane şiirini çevirdi.

Recep Seyhan yıllar önce Almanya’ya eğitim amacıyla yaptığı yolculuğu Augsburg Notları olarak yayınlamaya başladı.

Osman Bayraktar; Cemal Şakar ve Hüseyin Su’dan sonra bu ay Ramazan Dikmen öyküsü üzerine yazdı. Kadir Can Dilber, Necatigil’in Korku Çiçekleri şiirini inceliyor. Mustafa Cemil Efe hattatlarla ilgili yazılarına Karahisarî ile devam ediyor. Yakınlarda, Bir Şehri Sevmek adlı kitabına kavuşan Mehmet Kurtoğlu, düşüncelerini William Shakspeare üzerine yoğunlaştırmaya devam ediyor. Batı edebiyatıyla ilgili yaptığı bu değerli çalışmalarının da bir gün kitaplaşmasını temenni ediyoruz.

İsmail Demirel, 2010 Dergilerinde Öykü adını verdiği çalışmasının ilk bölümünü bu ay yayınlıyor. Demirel ilk bölümde Aşkar, Dergâh ve Yağmur dergilerindeki öykülere değinmiş. Çalışmanın devam edeceğini umuyoruz.

Yeni Okumalar-Değiniler bölümü bu ay da dopdolu. Bölümün ilk yazısı Mustafa Kirenci’ye ait. N.Ahmet Özalp’in kılı kırk yararcasına yaptığı çalışmalar sonucunda ortaya çıkan makalelerden oluşturduğu Okları Kırılmış Kirpi üzerine yazıyor Kirenci. Sonrasında İbrahim Coşkun; Ömer Say, Nermin Tenekeci, Güzide Ertürk, Nurettin Durman, Abdurrahman Arslan ve Ferit Edgü’nün kitapları üzerine kısa değerlendirmelerde bulunuyor. Bölümün son yazısında Âdem Polat, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu üzerine bir değerlendirmede bulundu.

Hayırlı okumalar…

İrtibat:

0 216 399 19 14
0 216 352 49 77

yediiklim@yahoo.com
yediiklimeditor@yahoo.com

'Akpınar' dergisinin 32.sayısı çıktı

Mart ve Nisan ayları, kışla bahar arasındaki rekabetin mücadele sahnesi haline geldi. Bir açıyor insana kaygı veriyor, bir kapanıyor ümit. Bir köşe kapmacadır gidiyor. Bazen soğuk ve az yağış, bazen de bir bahar rüzgârı. Çimenler, ağaçlar göğe el atmakta ne kadar hevesli. Yeni yürüyen çocuğun ayağa kalkıp yarı sendeleyen bir yürüyüşü var ya, ben bu mevsimi böyle bir kışla bahar arasında gelip giden, bir kıyı rüzgârına, bir deniz gelgitine benzetiyorum. Çocuk sendelerken nasıl düşme korkusu içimizi titretirse, açılan havaya aldanarak çiçek açan ağaç ta öyle, ya soğuk alırsa, ya çocuk düşerse korkusu.

Bu biraz da hayatın bir özeti sayılamaz mı? Kazanmak ve kaybetmek ne kadar izafidir. Bir köyde erkek kardeşler önce sulu tarlaları seçip almışlar ve kıraç yerleri kız kardeşlerine bırakmışlar, iyi mi? Gel zaman git zaman, akarsular kesilmiş, kıraçlara yeraltı suları gelmiş, köy halkı hak yerini buldu diyor. Ama hak yerini bulur da, aradan geçen sıkıntılı zamanları nasıl telafi edeceğiz işte asıl mesele bu…

Derler ya altın kapı ağaç kapıya, ağaç kapı altın kapıya muhtaçtır. Konumuna bakıp da insafı elden bırakma. Ne kış sanıldığı kadar uzun sürer, ne de bahar o kadar uzakta…

32.sayı içindekiler:

Nurullah Çetin Hoca “Güneşi kurşunladık” adlı şiiri tahlil ediyor. İsmail Özmel “Mehmet Akif Ersoy’un Dünyası’nı, Abdullah Satoğlu “Bir Kapıdan Bir Kapıya”yı, Nihat Malkoç "Ergun Göze"’yi, Hadi Önal “Nefesin ve Sesin Gücü”nü, Nedim Bakırcı Akpınar’ı, Güner Özmel Başaytaç babası Nihat Özmel’in son günlerini, İsmail Sarıkaya Haberci’yi, Bedrettin Keleştimur “Kömürhan, Gönül Köprüsü", Murat Soyak “Gönül Sohbet İster” başlıklı hikayesini, Mustafa Demirci’nin “Ahmet Kabaklı’ya Vefa” yazısını ilgiyle okuyacaksınız.

Bekir Oğuzbaşaran, İsmail Özmel, Erdal Noyan, Ahmet Yılmaz Tuncer, Nihat Kaçoğlu, Mehmet Baş, Fatih Çelik şiirleriyle Akpınar’ı süslemişlerdir. Daha güzel sayılarda buluşmak dileği ile sağlıcakla kalın, hoşça kalın.

İsmail Özmel


İletişim:
ismailozmel@hotmail.com

'Bir nokta' edebiyat dergisi

Nisan 2011

Bir Nokta Aylık Edebiyat Dergisinin Nisan sayısı çıktı. Bu sayıda 14 şiir ile okuyuculara şiir ziyafeti veren Bir Nokta Dergisi okurları Süreyya Berfe’nin ‘’Böyle Zamanlarda’’ isimli şiiriyle karşılıyor. Süreyya Berfe İkinci Yeni akımıyla bir dönem şiirler yazan daha sonra Halk şiiri yoluna yönelen 1960 kuşağı şairlerindendir. Berfe şiirinde yaşadığı zamanın bir çetelesini tutarak geçip giden zaman içinde kendi haline vurgu yaparak zamanın şahitliğini yapar.

"Böyle zamanlar
Her zamandır
Böyle zamanlar
Her yerdir
Bu zamanlara göre olmayan
böyle zamanlarda"

Diğer şiir Alpaslan Durmuş imzalı Samiye Demeler II ismiyle yayınlanmış. Şiir daha çok deneysel şiir görünümünde olup 3 sayfa süren uzunca bir şiirdir.

"Dediğimdir dört fassda:
Bu mudur yani bütün varoluşun,
aslında değil midir yok oluşun-ve bunu ilânın?
dinle-dinle ki dinelsin aletse rûhun:"
diyerek şiir serüvenine çağırıyor okurları. Sorulara cevaplar arayan bir derviş suretinde anlam aramaya çalışır Alpaslan Durmuş şiirinde. Bazen dingin sesler sunarak bazen de soru işaretleriyle yoğrulmuş cümleler kurarak, bulandırıp çözümler sunarak okuyucuyu bu yolculuğa dahil eder.

Kuyu şiirinde A. Uğur Keltek :
"tersine baksan görsen perdeyi
İndirince gece altın kakülleri yere
Yükselir yüzleşmenin
asi kırılgan duvarı"
diyerek kısa bir şiir ile yeni sayıda yer edinmiş. Uğur Keltek kuyudan dünyaya çevrilen bir göz ile seyretmeye çalışmış alemi. "dibine akan bir kuyu suskunun mabedi" diyerek kuyuyu bir mabede benzetip kutsallaştırması kuyunun sessizliğindendir. Sessizlik, suskunluğu getirir. Susmak onurlu bir direniştir kalabalıklara.

Aksak Saksağan şiiriyle Resul Tamgüç "aksak kumru şairi işaret verdi, dile geldim" cümlesiyle görücüye çıkartıyor şiirini. Öyküsel bir anlatımla dile getirilen şiirde şairin ironik bir dil kullandığı hemen göze çarpmaktadır:

"aksak saksağan
rüyama konmanın sırası mıydı şimdi
çok rica ederim
herkes kendi uykusuna, kendi rüyasına
ben zümrüdü ankayı bekliyorum"

Bir Irmak Düşü isimli kitabı yakın zamanda Bir Nokta Kitaplığı’ndan yayınlanan Mustafa Özçelik Irmak düşleri kurmaya devam ediyor. Bu sayıdaki şiiri ‘’Irmak Gazeli’’nde Özçelik yine bir ırmak resmi ile okurlarının karşısına çıkmış.

"Kıvrıla kıvrıla akan ırmak
Gönlünün kıyısında
Yunus’un sesini duyar da
En son sana vurur kendini"

Geceyarısının Söylettiğidir şiiriyle Bünyamin Durali İkinci Yeni çağrışımlı bir şiir kaleme almış. "nirengi, kerteriz, kargışla" gibi sırıtan kelimelere yer veren şair
"sana nasıl anlatmalı bir bilebilsem:
uçurumlar zirvelerle öpüşür
ay çıktığında" cümlesiyle kelimelerin sınırlarını zorlayarak iddialı cümlelere yer vermiştir.

Mahmut Avcı’nın Kirlenen Renktir şiirinde insan üzerindeki cümleleri genel bir insan üzerinedir.
"yıkımı usanmadan insan yaşıyor
içinde yanılgısı büyüyor insanın
içinde eksiksiz arzusu ile insan"

Diğer şiirler: Ulaş Konuk, Mahmut Feyzi, Kemal Bulut, Arif Dülger, Necmeddin Halil, Mürsel Sönmez, Kenan Rifai

Yazılar: Şefik Memiş, Aliya Akan, H. Ziya Taşkent, Meral Afacan Bayrak,Murat Soyak, Necmeddin Atlıhan, Cemal Kılınç, Mahmut Avcı, Mesut Doğan, Mehmet Kurtoğlu, Özay Aslan

Bilal Can

Bursa'da Edebiyat Günleri Başlıyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Edebiyat Günleri, bu yıl 14. kez edebiyatseverlerle buluşacak. 14. Bursa Edebiyat Günleri edebiyatımızın ve kültür sanat hayatımızın ünlü isimlerinin katılımıyla gerçekleşecek.

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Edebiyat Günleri, bu yıl 14. kez edebiyatseverlerle buluşacak.

Her yıl bir tema ve bir ana başlık altında icra edilen Edebiyat Günleri’nin bu yılki teması “Şehir, Şiir ve İnşa” başlığını taşıyor. 29-30 Nisan 2011 günleri Tayyare Kültür Merkezi’nde düzenlenecek olan 14. Bursa Edebiyat Günleri’nin ana başlığı ise Mehmet Âkif’in Bursa için yazdığı “Bülbül” şirinin bir dizesinden ilham alınarak “Bülbülün Zümrüt Tahtında Edebiyat” şeklinde belirlendi.

14. Bursa Edebiyat Günleri, beş oturumluk bir sempozyum ile bir şiir şöleni şeklinde uygulanacak.

Bursa Edebiyat Günlerinin Amaçları

Ulusal ve evrensel platformlarda önemli bir konumu bulunan Bursa’nın, bu niteliği kazanmasında edebiyatın güçlü bir etkisi olmuştur. Bursa Edebiyat Günlerinin en önemli amacı, bu güçlü etkiyi, edebî, kültürel ve bilimsel platformlarla devam ettirmektir.

Etkinliğin bir diğer amacı, Bursa’nın Türk ve Dünya edebiyatındaki yerini belirlemek, bu arada halkın edebî ve kültürel birikimini artırmaktır. Böylece hem “Bursalılık” kültürü pekiştirilecek, hem de evrensellik bilincinin gelişimine katkıda bulunulacaktır.

Bursa Edebiyat Günleri edebiyatımızın geçmişiyle bugünü arasında olduğu kadar Türk edebiyatının uluslararası edebiyat ile karşılaştırılmasını da gündeme getirecektir.

“Şehir, Şiir ve İnşa”

14. Bursa Edebiyat Günleri’nin “Şehir, Şiir ve İnşa” temasını taşıması oldukça önemlidir. Bu çok yönlü tematik yaklaşımla şu hususların oluşumu planlanmıştır:

Edebiyatın yapısı ile mimarî yapılar arasında ilişkiler kurarak, bu iki medeniyet unsurunun şehir kültürü açısından taşıdıkları hayatî önem belirlenecektir. Edebî eserlerin oluşumunu hazırlayan kişisel ve toplumsal faktörler metinler üzerinde araştırılarak yeni eserlerin oluşturulmasına zemin hazırlanacaktır. Edebî eserin “imar” etmesiyle mimarî eserin “edebî” oluşumlar yaratması üzerinde durularak, nitelikli bir toplumsal hayat sürecinin yaşanmasına katkı sağlanacaktır.

Etkinlik Kitapla Taçlanacak…

14. Bursa Edebiyat Günleri bir kitapla taçlanacak. Gerek sempozyum bölümünde sunulacak bildiriler, gerekse “Bülbülün Zümrüt Tahtında Şiir Şöleni” başlıklı şiir akşamında şairler tarafından okunacak şiirler bir kitapta toplanacak. Böylece, bu etkinlikle ortaya konulan veriler kültür, sanat, edebiyat ve bilim dünyasının hizmetine sunulmuş olacak.

Ünlü Edebiyatçılar…

14. Bursa Edebiyat Günleri edebiyatımızın ve kültür sanat hayatımızın ünlü isimlerinin katılımıyla gerçekleşecek. Bu isimler arasında Bahaettin Karakoç, Prof. Dr. Nurullah Genç, Prof. Dr. Muhammet Nur Doğan, D. Mehmet Doğan, Metin Önal Mengüşoğlu, Arif Ay, Mustafa Özçelik, Doç. Dr. Mehmet Narlı, Safiyüddin Erhan, Berat Demirci, Yıldız Ramazanoğlu, A. Vahap Akbaş, Ümit Aktaş, Sibel Eraslan, Yaşar Bedri Özdemir, İhsan Deniz, Tayyib Atmaca, Mehmet Şeker, İbrahim Eryiğit, Cevat Akkanat, Murat Soyak, Hüseyin Kaya, Reşit Güngör Kalkan, Bünyamin Yılmaz, Ahmet Örs, Asım Öz, Mustafa Muharrem, Mustafa Baki Efe, Yunus Emre Altuntaş, Mehmet Doğan gibi şair, yazar ve akademisyenler yer alıyor.



Yer: Tayyare Kültür Merkezi / 220 88 47

Bilgi İçin : 253 26 46

www.bursakultur.com

E-POSTA GRUBU

Dergi~lik e-posta
dergilik@googlegroups.com