2014-02-21

Vuslat Dergisi

Vuslat Dergisi Şubat sayısında Halkın Din Anlayışını mercek altına alıyor. 

Bulunduğumuz coğrafyada Din konusunda karşılaştığımız en büyük engel, Dine karşı Din engeledir. İşte Vuslat, halkın Din konusunda uyanmasına vesile olmak ve ayrıca Sahih İslâm’a giden yolun adresini okuyucularına, takipçilerine, toplumuna göstermek noktasında böyle bir çalışmayı gündeme getiriyor. 
İslâm, hayatın her alanına müdahale eden bir Din’dir.  Doğru yaşamın adresi, İslâm’ı sahih kaynaklardan öğrenmekten geçer.  Hz. Peygamber (s.a.s.), bize bu noktada çok büyük bir miras bıraktı. Neydi Rasulullah (s.a.s.)’in bıraktığı miras? Elbette herkesin bildiği gibi, şanlı Peygamber’in bıraktığı miras, Kur’ân ve Sünnet idi. Efendimiz, “Bu iki şeye sarıldığınız müddetçe asla sapmayacaksınız” diye buyurdu.
Bu bırakılan önemli mirasa rağmen müslümanlar, Kur’ân ve Sünnet uzaklaştılar, uzaklaştırıldılar. Osmanlı’nın yıkılışıyla birlikte, cumhuriyetin kurulmasıyla, Türkiye’de halk, hızlı bir şekilde Dinî değerlerine yabancılaştırıldı. Halka, İslâm’ın insanları geriye götürdüğünü, ileriye dönük modern bir hayatın var olabilmesi için Batı’nın değerleri birebir uygulanması gerektiğine inandırılmaya çalışıldı… Bu çalışmalarını hayata geçirmek için, önce gerçek İslâm âlimleri susturuldu. İslâm âlimlerinin kimisi şehid edildi, kimisi sürgün edildi, kimisi ise vatan haini ilan edildi. Sonra hızlı bir şekilde devreye sözde âlimler sokuldu… Bu gayr-i İslâmî düzene uyumlu sözde âlimler, halka sahih İslâm inancını anlatmak yerine, yeni kurulan cumhuriyetin ne kadar kutsal olduğunu ve bu yeni yönetime itiat edilmesi gerektiğini empoze ettiler. Bu konuda, büyük ölçüde başarılı oldular. Ülke’nin ekonomik seviyesi yükseldikçe halk, İslâmi olmayan bir rejimi sorgulamayı unuttu. Ve İslâm ile halkın arasına başka şeyler girdi. 
Cumhuriyetin kurulmasıyla günümüze kadar gelen, halkı İslâm’a yabancılaştırma faaliyetleri halen sıcaklığını korumaktadır.  Halk, İslâm’ı sadece namaz, oruç zekât gibi ibadetlerden ibaret görmektedir. İslâm hakkında bilmediği bir konuyu, Kur’an ve Sünnet’e götürmeyi düşünmüyor. İslâm’ın hayatın her alanına müdahale ettiğinden habersiz… İslâm’ın bir yaşam biçimi olduğundan habersiz… Aile içerisinde Din sadece 32 farzdan ibaret… Hattâ bazı aileler, çocuklarını cami imamlarına teslim ederek, “eti senin kemiği benim” diyerek çocuklarına sahih İslâm’ı öğrettiklerini zan etmektedirler. Ve halkın inancına sokulan hurafler, bidatler! Halk, maalesef Din’de olmayan birçok şeyi Din’de varmış gibi kabul etmekte. İşte, Vuslat Dergisi olarak Şubat sayımızda, bu önemli dosya konusu tartışmaya açıyoruz.
Muhammed İslâmloğlu, “Bir Din Ki, İslâm Değil!” başlıklı makalesinde, Cahiliyye düzenlerinde halk cehâlet içinde bırakılmış, kendilerine İslâm'ın gerçeği anlatılmamış ve gerçek İslâm'ı öğrenmesinler diye bütün yollar kapatılmıştır tespitinde bulunuyor.
Prof. Dr. Ali Çelik, “Halkın Din Anlayışının Kaynakları” isimli yazısında, bugün halkımızın, Dinî konularda bir takım yanlış bilgilere sahip olduklarını, bunun nedenin ise halkın yanlış kaynaklardan beslendiğine dikkat çekiyor. 
Ahmed Kalkan, “Halkın Zikir Anlayışı” yazısında zikir, sadece dille, alışkanlık kabilinden, tören havasıyla edâ edildiğinde gerçek anlamda zikir olarak kabul edilemez diyor. 
Halil Kara, “İslâm’ın Hayata Müdahalesi” isimli çalışmasında, İslâm’ın sadece inanç biçimi, bir takım ibadetlerden ve ahlâkî kurallardan ibaret olmadığını hatırlatıyor. 
Hüseyin Kerim Ece, “Halkın Kur’ân Anlayışı” isimli araştırma yazısında, halkın Kur’ân’ı bir rehber olarak değil de, Kur’ân’ı sadece bir sevaplar kitabı olarak algıladığını dile getiriyor. 

Detaylı bilgi için: 
0216 612 78 22  web: www.vuslatdergisi.com 

2014-02-17

Dil ve Edebiyat dergisinde...

2013 Şiir Yıllığı ile beraber Dil ve Edebiyat dergisinin Şubat sayısı çıktı.

Dil ve Edebiyat dergisi, 62’inci [Şubat] sayısına 17 Aralık’ta başlayan sürecin arka plandaki entelektüel kökenlerini irdeleyen Kaynaklardan Mahrum Akıl başlıklı yazısıyla başlıyor. Dil ve Edebiyat imzalı yazı; bir yönüyle güncel sosyo-politik konuları ele almakla beraber akıl-akletme gibi kavramaları hatırlatarak medeniyetler arası farklılıklara da dikkat çekerek sorunun kaynağına inmeyi deniyor.

İnsanı gerçeğin bilgisinden uzaklaştıran teslimiyetçi inanış biçimlerinin, -özelde Mesihçi dünya algısının- güncel sorunlar üzerindeki etkisinin değerlendirildiği metinde, bu inanış biçimlerinin gerek İslam tarihi gerek Batı medeniyetindeki izdüşümlerine değiniliyor. Yazıda; “Farklı kaynakların uzlaşmazlıklara sebep olan etkisi araştırılırken soruna önce kaynak sorununu çözmekle başlamak gerekiyor. İkincil ve ardıl kaynaklardan birine kapılandıktan sonra insanımızın ana kaynağa ne kadar yabancılaştığı bilinen bir gerçek.” tespiti yapıldıktan sonra, devamında şu ifadelere yer veriliyor: “Mesih’i bir restorasyon aracı olarak gören, onu geçmişin bozulan muhtevasını ıslah edecek ve bu yolla geleceği inşa edecek bir nosyon sahibi olarak yorumlayan bütün dinî cemaatler, geçmiş ve gelecek tahayyülünü mecburen Mesiyanizm ile sınırlandırmışlardır.” Yazıda, insanın düşünmesi, akletmesi, akıl nimetini geliştirip beslemesi gerektiğini söyleyen vahiy bilgisiyle çelişen teslimiyetçi inanış biçimleri eleştiriliyor.

Dil ve Edebiyat dergisinin bir diğer önemli başlığı Cahit Zarifoğlu dosyası… Zarifoğlu hakkında iki yetkin isim yazıyor: Mehmet Atilla Maraş ve Hüseyin Yorulmaz. Maraş, Şiiri Tüllerle Örtülü Şair: A. Cahit Zarifoğlu başlıklı yazısında “Cumhuriyet dönemi şiirimizin 1960 kuşağı içindeki en güçlü ve özgün şairi” dediği Zarifoğlu’nu anlamaya yardımcı olacak tespit ve hatıralarını paylaşıyor.
Hüseyin Yorulmaz ise uzun zamandır çalıştığı ve yakında yayımlanacak Necip Fazıl kitabından Üstad ile Zarifoğlu arasındaki ilişkiyi aydınlatan tadımlık parçalar sunuyor. Üstad Necip Fazıl ile ilişkisi bağlamında Zarifoğlu portresinin daha da belirginleştiğini söylemek mümkün.

Dil ve Edebiyat’ın Şubat sayısında yer alan Mevlâna İdris söyleşisi ise çocuk edebiyatı, çocukluk ve Mevlâna İdris’in dünyasına ışık tutuyor. Söyleşi başlığına da taşınan ve çocukları Dünyanın Kaçak Yolcuları olarak tanımlayan ifadelerinde İdris, kendini çocukluğun hususi dünyasına davet etmeyi sürdürdüğünü belirtiyor. Mevlâna İdris, çocukluk evreninde sürdürdüğü yolculuğun yazar olarak kendini yeni yöntemlere, teknik arayışlarına ittiğini de yine cevaplarında haber veriyor.


2014-02-16

Edep, 48

EDEP’İN  ŞUBAT SAYISI ÇIKTI.

Ali Cenk “Kapı Yetmez,  Sur Da Yaptır” başlıklı yazısında, Ankara’nın girişlerine kapı yaptıran İ. Melih Gökçek’i eleştiriyor.

Ziya Işıklı, Allah’ın ‘Esmaül Hüsna’sından biri olan ‘Malik’il Mülk’ isminden hareketle müslümanların mal-mülk konusundaki zaafları üzerinde duruyor.

Arif Ay’ın ‘Gün Dökümleri’nin ara başlıkları: İlan, Taşra, Zulüm, Kandiller, Sancaktar ve Menderes.

Arif Ay ayrıca İhsan Deniz’in şiirini bu sayıda da irdelemeyi sürdürüyor.

Elif İnceli ‘Edep’e Gelenler’de  Mücahit Koca’nın  “Bir Mistik Dağcılık Hikayesi” ve”Şairler Silsilesi” adlı kitaplarını tanıtıyor.

Mehmet Eliusta’nın “Pakdil’in Şehirleri: Yeryüzü” ve Halis Emre’nin “Necip Fazıl’ın Bitmeyen Savaşı” yazıları bu sayıda da yer alıyor.

Azerbaycan’dan Telman Bayramoğlu’nun “Altın Diş” adlı kısa öyküsü ve yine Bakü’den Nicat Haşimzade’nin şiiri, Rogan Wolf’dan haiku, Paul Valery’den ‘Büyülü Satırlar’ bu sayının sürprizleri.

‘Güldeste’nin şairleri: Cihangir (18. yy), Küçük Çelebizade Asım Efendi (18. yy), Ahmet Oktay (1933).

2014-02-11

"Elif" çocuk ve edebiyat dergisi


Tekirdağ İmam Hatip Ortaokulu açılmasının ikinci yılında “Elif Çocuk ve Edebiyat Dergisi”  adıyla çıkardığı çocuk ve edebiyat dergisinin üçüncü sayısını yayımladı. Dönemlik okul dergisi olarak çıkan dergi, Tekirdağ İmam Hatip Ortaokulunun eğitim adına vakit kaybetmek istemediğinin bir göstergesi.

Dergiye motto olarak Hud Suresinin 112. ayet-i kerimesinde bildirilen “Emrolunduğun gibi dosdoğru ol” ayeti seçilmiş. Elif Çocuk ve Edebiyat Dergisi, ‘Elif’ harfinin remzettiği anlam olarak “doğruluk” vurgusu ile tasarlanmış bir logoyla çıkıyor okurunun karşısına.

Gökhan Serter’in editörlüğünde çıkarılan dergi; ilk sayısında; “Ve ‘elif’ diyoruz. Tıpkı alfabeye başlarken dediğimiz gibi. Mushafı açınca ilk rastladığımız harf ile başlıyoruz. Hamd ederken dilimize sürdüğümüz ilk harf ile…” cümleleriyle açmıştı kapağını. “İmam Hatip Ortaokulları yeni bir başlangıçla 2012’de eğitim-öğretim alanında koşturmaya başladı yeniden.  Bizler de Tekirdağ İmam Hatip Ortaokulu olarak bu koşturmanın bir meyvesi olsun istedik. Öğrencilerimizin çocuk yaşlarını bahane edip yapamazsınız, edemezsiniz diyerek onların kalplerindekini saklasınlar istemedik. Çocuklar şimdi bu çağlarında kalplerinin saflığıyla konuşacak olursa her geçen gün kirlenen dünyamıza bir renk, ışık gelir diye inanıyoruz. Ümidimiz odur; yazan-çizen elleri, düşünen zihinleri, duyan kalpleri pas tutmaz, kirlenmez ‘elif’ deyince” düşüncesiyle çıkarılan dergi, özellikle çocuk yazar ve şairlerin saklı yetenekler olarak onlara alan açılması gerektiğini anlatıyor.

Yeni sayıda; Elif’in öğrenme eylemini çağrıştırdığı kadar ülfeti, sevgiyi, kardeşliği hatırlatan yazılar ve şiirler yer alıyor. Takdim yazısında Okul Müdürü Abdullah ŞENOL Tekirdağ İmam Hatip Ortaokulu’nun vizyonu ile ilgili bilgiler veriyor. Türkçe Öğretmeni Hülya ÇANKAYA “Başarıya İnanmak” başlıklı yazısıyla başarı için inanç ve kararlılığın önemini hatırlatıyor. “Her İnsan Bir Umut” başlıklı yazısıyla İngilizce Öğretmeni Ayten YADİGAR, yaşanılan bütün olumsuzluklarda çıkış yolu olarak bizzat insanı işaret ediyor. Fen ve Teknoloji Öğretmeni İlker USLU, 2014 yılında gerçekleşecek olan gök olaylarını sıralıyor. Türkçe Öğretmeni Ümmet AKTEN, “İmam Hatiplim” başlıklı şiiriyle buluşturuyor öğrencilerini.  Zaman kavramı üzerine düşünmeye çağıran Arapça Öğretmeni Gökhan SERTER ise “Buz Satan Adam”ı yazdı. Bu sayının öğrenciler ve veliler açısından ilgi göreceğini ve mutlaka yararlanacakları bir yazı olarak “Eyvah! Çocuğum Ergenlik Döneminde” başlıklı yazı Rehber Öğretmeni Rıdvan TUFAN imzasını taşıyor.

Her sayıda bir söyleşi yayımlayan derginin bu sayıdaki söyleşi konuğu ise Namık Kemal Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekan Yrd. Sayın Osman KARA.

Oldukça fazla edebiyat türüne yer vererek üçüncü sayısına ulaşmış olan “Elif Çocuk ve Edebiyat Dergisi”nin alışılmış okul dergisi formatından uzak tasarımı ve okulun bizzat fiziki tanıtımıyla boğmadan sadece söz’e ve yazı’ya yer veren içeriğiyle beğeniyi hak ediyor.

Her dönem sonunda öğrencilerine karneleriyle birlikte tatil öncesinde ücretsiz olarak dağıtılan dergiye verilen emek için Tekirdağ İmam Hatip Ortaokulu öğretmen ve öğrencilerini kutluyoruz.



2014-02-07

BİR NOKTA edebiyat dergisinin 145. yürüyüşü

BİR NOKTA edebiyat dergisinin 145. sayısı çıktı. Güzel yürüyüş devam ediyor.


BUNCA KALEM, SONSUZCA UMUT..
BİRNOKTA Edebiyat Dergisi, nokta nokta umut büyütmeye devam ediyor.
145. BİRNOKTA'da bu ay hikâye çıkartması var.
Bayan hikâyecilerin imzasının çoğunlukta olduğu 2014 Şubat sayısında; (Kırık Aynalar)Selvigül Kandoğmuş Şahin, (Yitip Giden)Sevil Tepe, (Ay/Gün/Yıl-Saat:Dakika)Ayşegül Ergül ve (Durup Dururken Akşam)Aliye Akan'ın hikâyeleri yanında, Tuncay Günaydın(Perdeli Yaşam) ve Müştehir Karakaya'nın(Sokak Nasıl “Sukak” Oldu?) hikâyeleriyle, 6 taze hikâye okurlarla buluşuyor.
Ve elbette şiirler... Usta şairler ve genç kalemler yine bir arada, BİRNOKTA'da.
Usta Şair Cahit Koytak'ın Terzi Çırağı isimli şiiriyle başlıyor dergi. Şiir geçidi, bir başka usta şairin, Mustafa Özçelik'in Rüya isimli şiiriyle devam ediyor. Gür sesli şiirlerin şairi Cumali Ünaldı Hasannebioğlu'nun bir ölüm güzellemesi olan Bir Mevsim Şarkısı / Güzel Hayat şiirini, Özcan Ünlü'nün akışını sürdüren nehir şiiri Ben Meseli-15 izliyor. Şiiriyle ve nesriyle kendine özgü bir ses oluşturan Hüseyin Akın da Şiir Hakkı şiiriyle, Birnokta'nın bu sayıdaki korosunda yerini alıyor. Abdurrahman Adıyan - Kırmızı Yağmur, Sıddık Ertaş - Gel, Kadir Sarıkaya - Birinci Maddenin İkinci Fıkrasının Teferruatlı İzahı, Berat Bıyıklı - Merkezkaç, Fatih Kınalı - Bekârlamalar, İbrahim Eryiğit - Es-Selâm, Kavoos Hassanli'den yaptıkları çeviriyle Mahmut Feyzi ve Fatih Türkyılmaz da eserleriyle koroya ses veren diğer kıymetli isimler.
Altı hikâye ve oniki şiirle beraber, E. Fatma Açıkgöz "Safran Çiçeği(m)" adlı deneme yazısıyla, Mehmet Kurtoğlu ise yine bir Shakspeare oyunu incelemesi olan Kral ve Piç (Kral John’un Yaşamı ve Ölümü) ile yer alıyor Birnokta'nın Şubat sayısında.
Peki, ne mi yapıyoruz bunca kalemi ve umudu arkamıza alarak? Şunu: Türkçe dediğimiz bu duru su dille insan hallerini; acıyı, sevinci, umudu, hüznü, hakikat çilesini, dünyayı ve hayatı sonsuzluk için bir prova alanı olarak görebilmeyi ve bu doğrultuda “evrensel insan siyasası"nı düşlemeyi, insan için “mümkün mertebe”yi görmeyi, gösterebilmeyi gerçekleştirmeye çabalıyoruz.
BİR NOKTA İÇİNDEKİLER
Terzi Çırağı / Cahit Koytak
Perdeli Yaşam  / Tuncay Günaydın
Durup Dururken Akşam  / Aliye Akan
Yitip Giden / Sevil Tepe
Rüya / Mustafa Özçelik
Bir Mevsim Şarkısı / Güzel Hayat / Cumali Ünaldı Hasannebioğlu
Ben Meseli - 15 / Özcan Ünlü
Şiir Hakkı / Hüseyin Akın
Kırmızı Yağmur / Abdurrahman Adıyan
Gel / Sıddık Ertaş
Birinci Maddenin İkinci Fıkrasının Teferruatlı İzahı / Kadir Sarıkaya
Merkezkaç / Berat Bıyıklı
Ay/Gün/Yıl - Saat:Dakika / Ayşegül Ergül
Kırık Aynalar / Selvigül Kandoğmuş Şahin
Bekarlamalar / Fatih Kınalı
Senin Gölgen / Kavoos Hassanli
Sokak Nasıl “Sukak” Oldu? / Müştehir Karakaya
Kral ve Piç
(Kral John’un Yaşamı ve Ölümü) / Mehmet Kurtoğlu
Safran Çiçeği(m) / E. Fatma Açıkgöz
Esmaül Hüsna / Es-Selâm / İbrahim Eryiğit 

BİR NOKTA edebiyat dergisi iletişim:
0216 552 82 87
istanbulbirnokta@hotmail.com
birnoktadergisi@gmail.com

"Ay Vakti" düşünce, kültür ve edebiyat


Ay Vakti dergisi 148. sayısıyla yürüyüşünü sürdürüyor. Derginin bu sayısı edebiyatımızın her türünden seçilmiş eserlerle kışın ortasında bir bahar çiçeği gibi duruyor.  Derginin giriş kısmında uhuvvet vurgusu öne çıkıyor. Gündeme dair sağduyulu bir yaklaşım sergilenerek meselelere ölçülü bir bakış açısı getiriliyor.  Dr.Nizomiddin Murodi’nin “Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî ve Klasik Uygur Edebiyatı “isimli incelemesi ve Engin Elman’ın “Macid Macidi Sinemasında Su-Balık Metaforları” isimli sinema yazısı derginin öne çıkan yazıları.

Ay Vakti bu sayısında da siz değerli okuyucularına bir fikir ve edebiyat ziyafeti sunuyor.  Hayırlı okumalar…



İçindekiler:

PARADOKS-Şeref Akbaba-Deneme

BİRİ İKİ GÖRMEK –Semra Saraç-Deneme

PLATON’DAN PLOTİN’E SANAT-II-Necmettin Evci-İnceleme

RÜYANÂME  -Burhan Barak-Öykü

YIRTIK BİR RESMİN KALP ATIŞI-Mehmet Baş-Şiir

MEVLÂNÂ CELALEDDİN-İ RÛMÎ VEKLASİK UYGUR EDEBİYATI-Dr.Nizomiddin Murodi-İnceleme

KIŞIN HAKKI-Onur Akbaş-Deneme

OKUMAK, OKUMAK VE YAZMAK-İsmail Bingöl-Deneme

GÖRÜNTÜLER -Mustafa Ökkeş Evren-Öykü

FİRAK- Ayhan Sağmak-Deneme

UZUN BİR HÜZÜN- KAR YAĞMASA -Selami Şimşek-Şiir

Müjdat Er-Şiir

HİÇLİK-Semra Saraç –Öykü

BURSA’DA, ŞİMDİKİ ZAMANDA BAŞKA HİÇBİR ŞEY...Abdullah Şevki-Deneme

ACININ TASVİRİ-Adem Özbay-Şiir

KOCAMUSTÂPAŞA-Dilara Pınar Arıç-Deneme

MACİD MACİDİ SİNEMASINDA SU-BALIK METAFORLARI-Engin Elman-Sinema

KUYU –Fahri Ayhan-Öykü

BİR DİRİLİŞ SAVAŞÇISI SEZAİ KARAKOÇ-İlhan Aygül-Deneme

ŞİMDİ DEĞİLSE NE ZAMAN?  Musa Özer-Deneme

EY AYNA-Nurşah Karaca-Öykü

PALYAÇO-AYIN-SAD-Rasim Demirtaş-Şiir

MAVİ BAVUL ORADA MI? - Samet Kara –Öykü

ŞİRÂZE’DEN ŞİRÂZE’YE SAKLI MEKTUPLAR 83.-Mektup

2014-02-04

"Yedi İklim" dergisinde...


Yedi İklim Şubat 2014 sayısında; “Yüce Devlet’in tasfiyesinden sonra İslâm toplumları hukukun, adaletin arkasındaki dayanağı da kaybettiler.” diyerek “İçimizde olanlardan çevremizde olanlara hemen her sorun bize, ilkelere, tarihe ve sosyolojiye dönme zorunluluğunu canımızı acıtarak haykırıyor.” tesbitiyle hukuka ve ilkelere karşı duyarlığa çağıran bir sunuş yazısıyla açıyor kapağını.
Hasan Aycın ve Raziye Yıldız her sayıda olduğu gibi çizgileriyle yerini alıyor Yedi İklim’de.
Usta şairlerin yanında genç şairlere de geniş ölçüde yer vererek mektep dergi vasfını sürdüren Yedi İklim’in şiir sayfalarında ise;Nurettin Durman / Yalvar Yakar Oldum, Seyfettin Ünlü / Telhis IV,Mehmet Özger / Hasar Tespit Raporu, Serdar Kacır / Paramparça,İbrahim Eyibilir / Teyzemin Radyosu, Suavi Kemal Yazgıç / Ah!,Mustafa Uçurum / Haberim Yokmuş Gibi Çek, Serkan Doğan / Güz Ezberleri – Hitabım, Ahmettahsin Erdoğan / Anlar,   Hatice Çay / Ölüme Sesleniş, Bilal Yavuz / Sonsuz Terapi, Mikâil Söylemez / Geceye Benzer Bir Şeydi Babam, Sümeyye Şeker / Beklemek Vezinleri, Mehmet Ertuğrul Evyapar / Henüz Ölmemişken, Enis Emre Yılmaz / Masal, Kadir Kaplan / Umudumdan da Vahim!, Feyza Hilâl Topçu / Sömürge – Sen Yetersin, N. Cihan Taşan / Yazgı, Berat Bıyıklı/ Vatanperver İçin Ağıt – İlya, Esra Köse / Şu, Raşit Ulaş Çetinkaya / Tsunami yer alıyor.
Deneme ve inceleme yazılarında ise öne çıkan yazılar; Ali Haydar Haksal’ın “Oğlumun Gözüyle Tolstoy’un Dünya Görüşünün Değişmesi”, Osman Koca’nın “Öykü ve Kritik”, Cevat Akkanat’ın “İkinci Yeni Şiirinde ‘Allah’: İlhan Berk Örneği-3”, Elmas Şahin’in “Leyla Erbil’in Kaleminde Kadının Varoluş Savaşı”, Semira Hilal Aktürk’ün “Mutlak Hakikat”, Hayrettin Durmuş’ün “Göğün Bıçkın Delikanlısı”,İbrahim Arpacı’nın “Edebiyat ve İslâm” ve Adnan Demirkol’un “Diriliş Diyalektiğine Tutulan Üç Işık I” başlıklı yazıları bulunuyor.
Öykü sayfalarında ise; Ali Haydar Haksal / Gibi Götürüldüm, Osman Koca / İlenyum, Duygu Küçüker / Kısa Film, Sümeyye Odabaş / De/Deme öyküleri yer alıyor.
Çeviri şiirde Veysel Akdoğan “Ebû Talib. b. Abdulmuttalib  Divanı”ndan çevirilerini sürdürürken Hatice Çay Ezra Pound’un “Sınır Muhafızının Matemi”, Serkan Doğan ise  Frank Oneinman’ın “Avare”  şiirlerini buluşturuyor okurla.
Yeni Okumalar – Değiniler bölümünde ise; Gökhan Serter’in Yedi İklim Yayınlarından çıkan “Bana Şahdamarımı Getir” adlı şiir kitabı üzerine Selvigül Kandoğmuş Şahin’in  kaleme aldığı yazı ile yine Yedi İklim Yayınlarından çıkan Serkan Doğan’ın “Süzülen” adlı kitabı üzerine Hatice Çay’ın kaleme aldığı değerlendirme yazısı yer alıyor.
Bu arada Yedi İklim’in 2013 yılında çıkardığı şiir kitaplarına pek yakında Serdar Kacır’ın “Uzak Ülkeme Doğru” adlı şiir kitabını da ekleyeceğini okurlara duyurmuş olalım.

İletişim:
0 216 352 49 77
0 533 310 88 83
www.yediiklimdergisi.com
yediiklim@yahoo.com

E-POSTA GRUBU

Dergi~lik e-posta
dergilik@googlegroups.com